Şehrin en yüksek noktasından bakıyorum ve o muhteşemheybetiyle o dev kampüsü görüyorum. Atatürk Üniversitesi... 69 yaşında bugün. İnsanların çoğu emekli olmuş yaşta, ama o hâlâ genç kalpler yetiştiriyor.

1957 yılı... Erzurum hâlâ o soğuk, uzak şehir. Ankara'dan buraya sürgün gönderilir insanlar. "Ne işin var orada?" derler. İşte Atatürk'ün vizyonu burada devreye giriyor. "Türkiye'nin en doğusuna da bir üniversite kuracağız" diyor. "Orada da beyinler ışıldayacak."

Kuruluş hikâyesi epik...

Tıp Fakültesi'yle başlıyor her şey. İlk mezunlarını 1963'te veriyor. O mezunlar bugün 80'lerinde, ama hâlâ "Ben Atatürk Üniversitesi mezunuyum" derken gözleri parlıyor. Neden mi? Çünkü o üniversite sadece diploma veren bir kurum değil, karakter yapan bir ocak.

Eksi 40 derecede ders yapılmış o sınıflarda...

Öğrenciler sabah kalkıyor, karlı yolları yürüyerek fakülteye gidiyorlar. Elektrikler kesiliyor, mum ışığında ders çalışıyorlar. Ama asla vazgeçmiyorlar. Çünkü biliyorlar ki, bu üniversite onlara sadece meslek değil, Atatürk'ün aydın Türkiye hayalini veriyor.

69 yıl... Neler görmüş bu üniversite?

28 Şubat'ı görmüş, 15 Temmuz'u görmüş, darbeler görmüş, krizler görmüş... Ama hiç eğilmemiş. Çünkü temeli Atatürk'ün ilkelerine dayalı. O ilkeler sarsılmaz, o temeller çürümez.

Bugün 500 bin öğrencisi var...

Türkiye'nin dört bir yanından geliyor çocuklar. Hatta yurt dışından bile... Neden? Çünkü Atatürk Üniversitesi'nin markası var artık. "Orada okudum" diyen, saygı görüyor dünyada.

Tıptan mühendisliğe, sosyal bilimlerden güzel sanatlara...

Her alanda yetiştiriyor insan. Ama sadece bilgi değil, karakter de veriyor. Atatürk'ün "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir" sözünü yaşatıyor her gün.

Şimdi 69. yaşını kutluyor...

Erzurum'un karlı sokaklarında, o dev kampüsünde bir bayram havası var bugün. Çünkü sadece bir üniversitenin yaşını kutlamıyorlar, Türk yükseköğretiminin destansı hikâyesini kutluyorlar.

Yaz kış, Kar yağıyor Erzurum'da...

Ama o karın altında, Atatürk Üniversitesi'nin ışığı yanıyor. 69 yıldır yanıyor, bundan sonra da yanacak. Çünkü o ışık, Atatürk'ün aydınlık Türkiye hayalinin ta kendisi...

İyi ki kurulmuş, iyi ki 69 yaşında, iyi ki var Atatürk Üniversitesi.

Kar yağsın, don vursun, fark etmez... O ışık sönemez.