Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ'da katıldığı toplu açılış töreninde halka hitap etti. Erdoğan, başkanlık sistemi için vatandaşlardan destek isteyerek, “Şimdiki sistem yamalı bohça, bundan bir şey çıkmaz. Mevcut sistem artık bize dar geliyor, 400’ü verin bunlardan kurtulalım” dedi.
Elazığ İzzetpaşa Meydanı’nda düzenlenen ve Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından yapılan 39 şantiyede bulunan 7 bin 634 konut, 5 ilkokul, 3 lise, 3 hastane, 5 ASM, 2 eczane, 7 cami, 5 ticaret merkezi, 160 kişİlik pansiyon, 2 büfe, 2 kütüphane, 9 spor salonu, sevgi evi, 9 karakol, hükümet konağı restororasyonu ile uygulamaları başlayan projelerin toplu açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapıldı. Törende Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, Vali Ömer Faruk Koçak ile Ulaştırma, Denizcilik ve Habercilik Bakanı Lütfi Elvan’ın yaptığı açılış konuşmalarının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan halka hitap etti.
YAZICIOĞLU’NUN ANNESİ İÇİN RAHMET DİLEDİ
Erdoğan, konuşmasına Muhsin Yazıcıoğlu’nun annesine başsağlığı dileyerek başladı. Erdoğan, “Açılışını yaptığımız 2 katrilyon 754 trilyon tutarındaki 50 kalem ve eserin hayırlı olmasını diliyorum. Kardeşlerim, bu gece ebediyete intikal eden değerli kardeşimiz merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun anneleri Fidan hanıma Allah’tan rahmet diliyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 71’lik oy oranı ile bizi destekleyen Elazığlı kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Gakkoşlar bizi mahçup etmedi inşallah biz de onları mahçup etmeyeceğiz. Bize kucak açtınız; bizim de kollarımız, gönlümüz, yüreğimiz sonuna kadar size açık olacaktır. Gakkoş her kese gakkoş demez. Gakkoş her kese bu şekilde yüzde 71 destek vermez. Mazluma yumuşak, zalime sert olan Gakkoş elbette buna önem verir. Elazığ’a son gelişimin üzerinden 11 ay geçti. Teşekkür için yeniden geleceğimi söylemiştim. Aramızdaki muhabbeti anlatmak için başka söze gerek yok. Sizler yanımızda olduğunuz sürece bize durmak, yorulmak yok. Allah birliğimizi beraberliğimizi yol arkadaşlığımızı daim etsin. Bugün burada toplu açılışlarımızı yapıyoruz. Elazığ gelişerek devam ediyor, daha da güzelleşecek inşallah. Tüm bu eserlerin Elazığ’a hayırlı olmasını diliyorum. Emeği geçen herkesi kutluyorum. Kardeşlerim hatırlayın ne diyorduk biz ‘Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece’ elhamdulillah dün cumhurbaşkanlığı külliyesinde 17 bilim adamları ile bir aradaydık. Kendileriyle son günlerde tartışma konusu olan başkanlık sistemi, yeni anayasa, yeni Türkiye’yi konuştuk. Onların değerlendirmelerini dinledim” diye konuştu.
BAŞKANLIK SİSTEMİ İÇİN DESTEK İSTEDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ’daki konuşmasında halktan başkanlık sistemi için destek istedi. Erdoğan, “Elazığ’da da sizlerle bu konuda dertleşmek hasbihal etmek istiyorum. Bizim milletimiz, Gakkoşlar ağaç kovuğundan çıkmış değil, bizim devletimiz de sınırları cetvelle çizilmiş bir devlet değil, devletimiz lütufla kurulmuş bir devlet değil; biz binlerce yıllık bir tarihe sahibiz. Mevcut sistem artık bize dar geliyor. Türkiyenin daha hızlı hareket etmesini sağlayacak bir yönetim sistemine ihtiyacı var, bunun adı da başkanlık, liderlik sistemidir. Bu ülkede oynanan oyunları biliyorsunuz. Biz de bir karar aldık ve millete gideceğiz diyerek size geldik. Siz de 10 Ağustos’ta gereken cevabı gereken yere verdiniz. Davulu seçtiğiniz kişinin boynuna asıp tokmağı sorumsuz insanların eline verirseniz, bu sistem yürümez. Ülkemizde 1960 Anayasası’yla böyle bir sistem kuruldu, bu sistem huzur getirmedi. 15-16 ayda bir değişen hükümetleri getirdi, böyle bir ülkede istikrar refah olur mu?” ifadelerini kullandı.
“ŞUANKİ SİSTEM YAMALI BOHÇA BUNDAN BİR ŞEY OLMAZ”
Erdoğan konuşmasında şuan Türkiye’de olan sistemi yamalı bohçaya benzeterek bir an evvel bu sistemin değişmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan, “Siz bize vekalet verdiniz, biz de buna layık olmaya çalışacağız. Şuanki sistem yamalı bohça, bundan bir şey olmaz. Bu çarpıklık düzelmez. Bizim milletimize yeni anayasa sözümüz var. Bunun için mecliste komisyon kurduk. Bizim partimizin dışındakilerle bir yere varamadık. Hiçbir şeye yanaşmadılar. Şimdi diyorum ki 400’ü verin yeni Türkiye’ye kuralım. 400’ü verin başkanlık sistemini getirelim, yeni anayasayı yapalım, çözüm sürecini tamamlayalım. Kardeşlerim hayatları boyunca bu milletin, ülkenin geleceği için taş üstüne taş koymadıkları için hayırlı her işi de engellemeye çalıştılar. Seçime kadar bana konuşma yasağı getirdiler. Sen kimsin ya. Şu anda bu kardeşiniz cumhurun göreve getirdiği biridir. Cumhur kim, halk halk, millet” şeklinde konuştu.
“MİLLETE HİZMET AŞKTIR, BİZ BU MİLLETE AŞIĞIZ”
Millete hizmet etmenin aşk olduğunu belirten Erdoğan, bu millete aşık olduklarını söyledi. Erdoğan, “Millete hizmet bir aşk işi, biz bu millete aşığız. Gakkoş ne güzel demiş, bu aşk bu ateş herkese sarmaz onun için milletim de bu görevi herkese layık görmez. Ben yeni Türkiye, yeni anayasa, başkanlık sistemi, çözüm süreci derken kafamda da, kalbimde de sadece büyük Türkiye hayali var, milletimin müreffeh hedefi var, 2023 hedefi, 2071 vizyonu var. Biz bugün varız yarın yokuz, ama bu millet inşallah ilelebet yaşayacaktır. Sultan Alparslan 1071’de kapıları açtı biz de hedef koyduk hedefimiz 2071. Hedef koyacaksınız. Hedefimizi koyduk ve Allah’ın izniyle yürüyoruz. Nereden nereye geldik. İktidar olduktan sonra adım adım hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz. Her şey ortada nereden nereye geldik” dedi.
“DEDEMİZ KARADAN GEMİLERİ YÜRÜTTÜ, BİZ DE DENİZİN ALTINDAN MARMARAYI YÜRÜTÜYORUZ”
Konuşmasında Fatih Sultan Mehmed Han’ın gemileri karadan yürüttüğünü belirten Erdoğan, kendilerinin de bu ecdada yakışır şekilde denizin altından Marmaray’ı yürüttüklerini söyledi. Erdoğan, “Fatih karadan gemileri yürüttü, biz de denizin altından Marmarayı yürüttük. Bitmedi denizin altından Avrasya tünelini yapıyoruz, o da bitmedi Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yapıyoruz. Yeni Türkiye bu işte. Birileri bizi çekemiyor. Daha çok çalışacağız ve daha çok çekemeyecekler. Birileri bizi ayaklarımızdan çekiyordu, artık çekemeyecekler. Kendi geleneklerimize göre sistemimizi kurarız. Çünkü biz tarih boyunca bunu yaptık yine yaparız. İlla ABD’deki sistemi almaya mecbur değiliz, arı gibi her çiçekten bal alırız ve kendi sistemimizi kurarız. Özal, Demirel, Erbakan, Türkeş, Yazıcıoğlu başkanlık demişti ama onlardan sonra gelenler bunu inkar ediyor. Türkiye için başkanlık sisteminin tam zamanıdır. Bizim teklifimize karşı çıkanlara bakıyoruz sadece iftira atıyorlar. Selin ağzı tutulur, elin ağzı tutulmaz. Bunların ağzın tutulmuyor. İş yok sadece laf var bunlarda. Onun için biz teklifimizi milletimize yapıyoruz, Gakkoşlara yapıyoruz. Biz dilekçemizi millete veriyoruz. Kabul ederse başımız gözümüz üstünde yeri var. Etmezse bu karara da saygı duyar hizmete devam ederiz. Ben biliyorum ki milletimiz de bunu istiyor. Gelin 7 Haziran seçimlerini yeni Türkiye, yeni anayasa, başkanlık sistemi ve çözüm süreci ile beraber ülkemiz tarihinde bir milat yapalım. Kendi oyumuzla ilk cumhurbaşkanını seçtiğimiz gibi 7 Hazirandan sonra ilk başkanınızı da siz seçin, 7 Haziran’da bunu yapacak bir meclis oluşturun” şeklinde konuştu.
“ÇÖZÜM SÜRECİ İNSANLARIN GEÇMİŞTE İHMAL EDİLEN HAKLARININ TELAFİSİNİ SAĞLAYACAK”
Konuşmasında çözüm sürecine de değinen Erdoğan şunları söyledi:
“Çözüm süreci kesinlikle bir al ver meselesi değildir, bu süreç bölgede yaşayan insanların geçmişte ihmal edilen haklarının telafisini sağlayacak. Türkiye’nin güçlü yürümesi geleceğine güvenle bakması için gereken huzuru ortaya koyacaktır. Sizler yıllardır terörün, çatışmanın, huzursuzluğun yanı başında yaşıyorsunuz. Gakkoşların mertliği sayesinde Elazığ’a terör ayak basamadı, ama çevrenizde yanan ateşe de şahitlik ettiniz. Sevdiklerinizin acısını bir daha yaşamayın diye bu süreci başlattık ve kararlılıkla devam ediyoruz. Anaların feryatları ile yüreklerimiz dağlanmasın diye ciddiyetle üzerinde duruyoruz. Ama bu süreçte tutulmayan sözleri de biliyoruz. Bölücü terör örgütü, onun parlamentodaki uzantıları, 6-7 Ekim’de olanları biliyorsunuz, Silopi, Cizre’de yaşananları biliyorsunuz. Suratlarında maskeler, etekleri giymişler güya tanınmayacaklar, kaldırımları söküyorlar polise saldırıyorlar, araçları yakıyorlar, dükkanları yakıyorlar, utanmadan sıkılmadan bunun adına özgürlük direniş diyorlar. Bunun neresi direniş, bunun neresi özgürlük, bu ülkenin huzuruna kastettiler. Milleti sokağa dökmeye davet ediyorlar böyle bir şey olur mu? Bunun yeri parlamentodur. Gençleri pantolon yerine etek giydirmek süretiyle suratına da maske takarak araçları esnafın dükkanını yakmaya gönderemezsiniz. Bunu yapıyorsanız bu ihanettir. Bunlar benim Kürt kardeşlerimin temsilcileri değildir. Bu oyunu 7 Haziran’da siz bozacaksınız. Çözüm süreci budur. Biz devleti idare etme sorumluluğumuzu biliyoruz. Rotamız planımız var. Her şeyi sineye çekmeyeceğiz. Milletimizin boynunun çekilmesine müsaade etmeyiz. Sürecin içinde yer alan herkesin aynı iradeyi göstermesi gerekmektedir. Sokakları terörize ederek hiç kimse bir şey elde edemez. Türkiye 30 yıldır bu yolu denedi, bu yolun çıkar yol olmadığı görüldü. Şimdi aklı selim ayrı bir yolu deniyoruz. Bu yoldan döneni milletimiz de tarihimiz de affetmez”.
"GAKKOŞLAR ÜZERİNE DÜŞENİ YAPTI"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gakkoşlar, sandıkta da meydanda da üzerine düşeni yaptı" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, toplu açılış töreninin ardından mitingde kendisi ile görüşmek isteyen kadınlarla görüşerek yakından ilgilendi. Alandan çıkarken bir gazetecinin 'Alanı nasıl buldunuz' sorusuna Erdoğan, "Muhteşem buldum, her zaman ki gibi Gakkoşlar sandıkta da meydanda da üzerine düşeni yaptılar" diye cevap verdi.
Daha sonra 8. Kolordu Komutanlığı'na geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kolordu Komutanı Korgeneral Yılmaz Uyar'ı ziyaret etti.
EMİNE ERDOĞAN, ANNE ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM PROGRAMINA KATILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Anne Üniversitesi eğitim programında yaptığı konuşmada, Özgecan Aslan kızımızın yaşadıkları hiç içimizden çıkmıyor. Onun başına gelenler bir caninin eseri değil midir? Günahsız doğmuş insanın hangi noktalara gelebileceğini bu olayda net olarak görebiliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Elazığ ziyaretinde bulunan eşi Emine Erdoğan, Fırat Üniversitesi ve Elazığ Belediyesi'nin birlikte Elazığ Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi salonuna Anne Üniversitesi eğitim programına katıldı. Emine Erdoğan, Anne Üniversitesi akademisinde okuyan anneler tarafında çiçeklerle karşılandı.
Programda konuşan Emine Erdoğan, 0-6 yaş arasının, insan hayatındaki en önemli devre olduğuna dikkat çekerek, "Uzmanlar beyin gelişiminin yüzde 70’inin bu devrede oluştuğunu ve zeka, kişilik ile sosyal davranışların bu süreçte bilinçlendiğini ifade ediyorlar. İnsan hayata dair tecrübelerini ilklerini bu yaş aralığında yaşıyorlar. Bu dönemde insana yapılan yatırım ileride katlanarak, topluma dönmektedir. 0-6 yaş arası eğitimin önemi çok inanan birisi olarak geçtiğimiz yıllarda bir sivil toplum kuruluşun öncülüğünde yedi çok geç adlı bir kampanya yapmışlardır. Toplumsal bir bilinç oluşturmak istenmiştir. Memnuniyetle görüyorum ki toplum artık 0-6 yaş arası öneminin daha çok farkında" diye konuştu.
"ÇOCUKLARDAN SADECE ANNELER SORUMLU DEĞİLDİR BABALARININDA BU NOKTADA SORUMLUKLARINI YERİNE GETİRMESİ GEREKİR"
Çocuklardan sadece annelerin sorumlu olmadığını aktaran Emin Erdoğan, "Çocuklar anne ve babaların ortak eseridir. Çocuk eğitiminde babanın da sorumluluklarını yerine getirmesi çok önemlidir. İşte sizler bu hususların farkında olarak Anne Üniversitesi'nde insan yetiştirmek gibi ulvi bir amaca odaklanıp gerektiğinde bu farkındalıkları yayarak toplumun da öğretmenleri olacaksınız. Bizim medeniyetimiz din ve medeniyet anlayışımız içinde insan masum ve günahsız doğmaktadır. Zaman içinde aile ve çevre onu değiştirmektedir. Bazen bir cani bazen ise masum yetiştiriyoruz. Günlerdir içimizde taşıdığımız bir acımız vardır. Özgecan Aslan kızımızın yaşadıkları hiç içimizden çıkmıyor. Onun başına gelenler bir caninin eseri değil midir? Bir günahsız doğmuş insanın hangi noktalara gelebileceğini bu olayda bile net olarak görebiliyoruz. Aile ya da çevre bir masumdan bir katil yetiştirebiliyor. Bu vesile ile Özgecan Aslan’a Allah'tan rahmet ailesine ise sabırlar diliyorum. İnsanın doğuştan getirdiği masumiyeti Allah hepimize nasip etsin. Bu noktada sürekli eğitimin bir kez daha ortaya çıkıyor. Sadece ne anne ne baba nede aile tüm çevre eğitimin paydaşı haline gelmektedir. Sadece kendi çocuğumuzun eğitmeninin annesi olmadığı ortaya çıkmaktadır" şeklinde konuştu.
"ÇOCUK SAHİBİ OLMAYAN KADINLARDA TOPLUMA KATKI SAĞLAYABİLİRLER"
Çeşitli sebeplerde anne sahibi olmamış veya olamamış anneler gibi nice kadınların olduğunu dile getiren Emine Erdoğan, "Onlarda toplumun annesi olarak insanlığın yetişmesine türlü şekillerde katkı sağlayabilirler. Anne üniversitesinin kapılarını sadece annelere değil, henüz çocuk sahibi olmamış yada olamamış kadınlarımıza açmış olmasını da ayrıca önemli buluyorum. Bu okul kadının sahip olduğu annelik potansiyelinin bir şekilde toplum ve insanın yararına kullanmak üzere herkese eşit fırsatlar sunan bir vizyonu temsil ediyor. Toplumun bu vizyona çok ihtiyacı var. Zira kendi çocuğunuz olmaya bilir, ama bizim şefkatimize ve merhametimize muhtaç nice çocuk var dünyada. Sevgi evlerimizdeki çocuklarımız bu toplumun iyi yetişmiş donanımlı kadınlarının ilgi ve sevgisini bekliyorlar. Potansiyellerimizi oralara kanalize edebiliriz. Tüm toplumu bir açık hava okulu haline getirebiliriz. Dünya tarihinde son 50 yılda olduğu kadar bir değişimden geçmedi. Zamanın ruhunu yakalamış, donanımlı ve birikimli annelere daha çok ihtiyacımız vardır. Annelerin kuşaklar arası köprü olarak insanlık değerlerinin bir nesilden diğer nesile aktarımında önemli bir misyonu vardır. Bu vesile ile bir ricada bulunacağım, annenizden onun en iyi yaptığı şeyi öğrenin. Sizde onu çocuklarınıza aktarın. Çok iyi bir yemek veya sanat olabilir. Ne olursa olsun iyi bir şeyi çocuklarınıza taşıyın ki insanlık tecrübesi kar topu gibi büyüsün güzel geleneklerimiz sürsün. Tüm toplumsal sorunlarımızın kaynağında eğitim problemi yatmaktadır. Dünyaya vesile olduğumuz ve yetiştirdiğimiz insan topluma karışırken bizim eksikliklerimiz bilinç sorunlarımızı topluma taşımaktadır. Çocuklarımızla kurduğumuz ilişkiye dikkat edelim" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Fırat Üniversitesi Rektörü Kutbeddin Demirdağ ve Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz’ın eşi Melahat Yanılmaz tarafından Emine Erdoğan’a plaket ve tablo hediye edildi.
GÜLLÜ NİNEDEN ERDOĞAN'A DUA
Programdan ayrılırken Emine Erdoğan’a yaklaşan 70 yaşındaki Güllü Gökalp, bakmakta sorumlu olduğu torunları ve kendisi için yardım talebinde bulundu. Emine Erdoğan’a sarılan Güllü nine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a dualar ettiğini söyledi. Emine Erdoğan, kadınların sevgi seli ile karşı karşıya kalırken aracına binmekte zorluk çekti.
|