Dalga, "Poşet dolusu ilaç kullanmak maharet sayılıyor. Reçeteye az ilaç yazılan doktorun hekimliğinden şüphe ediliyor." dedi.
Erzurum'da bölge halkının fazla ilaç kullanmayı sevdiği belirtildi. Erzurum Şifa Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Dalga, gereksiz ilaç tüketiminin toplum sağlığını ciddi anlamda tehdit ettiğini dikkat çekti. Dalga, Sağlık Bakanlığı verilerine göre geçtiğimiz yıl 306 milyon reçete yazıldığını ve bunun karşılığında ilaç şirketlerine ve eczanelere 14.8 milyar lira ödeme yapıldığını hatırlattı. Toplumda reçeteye çok ilaç yazan hekimin rağbet gördüğünü ve bunun ise yanlış olduğuna işaret eden Dalga, izlenimlerini şöyle aktardı: "Toplumun genelinde 'Çok ilaç yazan doktor iyi bir hekimdir' şeklinde yanlış bir kanaat hakim. Bu nedenle tedavi olmak için gelen öyle hastalarla karşılaşıyoruz ki, poşetler dolusu ilacı önümüze koyup sonra da bir maharetmiş gibi bununla övünenler var. Muayene için gelen hastaya şikayetin nedir, anlat bakalım diyorsun. Bakıyorsun hasta, yanında getirdiği poşetler dolusu ilacı önümüze koyuyor. Sonra da 'Doktor bey benim derdime bu ilaçlar bile çare olmadı' diyor. İlaçlara bakıyorsun, bırak hastayı iyi etmesini, sağlam insanı hasta edecek türden. 'Peki, bunlara biraz ara verelim. Şimdi sana tek ilaç yazacağım onu kullan, sonra tekrar bir bakalım' dediğimizde hastanın tavrı değişiyor. Hasta muayene odasından çıkarken, 'Yok canım bu doktor benim derdimi anlamadı. Dünyanın ilacını kullandım iyi olmadım, bu doktor bana tek ilaç yazıyor. Bu nasıl doktor, ilaç yazmaktan aciz.' siteminde bulunuyor."
İlacın vücuda bir faydasının yanında birçok yan etkisinin ve zararının bulunduğunu da kaydeden Opr. Dr. Dalga şöyle konuştu: "İlacın bir organı onarırken başka organları tahrip ettiğini bilse o zaman böyle düşünmeyecek hasta. Basit denebilecek ağrılarda bile dozu yüksek antibiyotikler kullanılıyor. Gelişmiş eğitim düzeyi yüksek ülkelerde insanlar, çok ilaç yazan doktora itibar etmez, zaten yasalarda ağır yaptırım cezası öngörmektedir. Aşırı ilaç tüketimi yapan bir toplumuz. Bu tüketimin önüne geçmek için Sağlık Bakanlığı'nın uygulamaya sokacağı elektronik reçete (e- reçete) bu israfın ve bilinçsizliğin kanıtıdır."
Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda hasta hakları konusunda ciddi adımlar attığını ve bunun da önemli olduğuna işaret eden Dalga, "Günümüzde neredeyse hasta hakları doktor haklarının önüne geçti. Bazen hasta geliyor, bütün işlerini 10 dakikada bitirip gitmek istiyor. Bu süre bir saate çıktığında hemen hasta, 'Başhekimlik nerede? Beni niçin bekletiyorsunuz? Sizi şikayet edeceğim' diyor."
Poliklinik sırası beklemeyi sevmeyen bir toplum olduğumuzu da dile getiren Dalga, "Polikliniklerde bizden önce gelenlerin hakkına saygılı davranmayı kabul etmiyoruz. Özellikle bizim gibi özel hastanelerde bu tür sıkıntılar daha çok yaşanıyor. Özel hastanelerde Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği ücret alınan veya alınmayan tedavi branşları var. Hasta bu konuda bilgili değilse falan hastadan para alınmamış benden niçin alıyorsunuz, diye şikayetleniyor. Mesela biz özel hastane olmamıza rağmen, yoğun bakım hizmetleri başta olmak üzere, kanser tedavisi (Radyoterapi, Kemoterapi, Radyo İzotop tedavileri) diyaliz tedavileri ve kardiyovasküler cerrahi işlemlerinden hastadan ücret talep etmiyoruz, bunların tamamını devlet ödüyor. Bazı ameliyatlar var ki, farkını zaten hastadan alıyoruz. Bunu anlatınca, öyle mi Allah sizden razı olsun deyip gidiyorlar." diye konuştu.