AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, “Erzurum’dan 'Apo’yu asın' diye ip sallayan MHP, şimdi HDP ile ip atlıyor” dedi.Ünal, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Elbistan Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkanı Sırrı Demir’in düzenlediği toplantıya katıldı.
7 Haziran seçimlerinin eski Türkiye ile yeni Türkiye arasındaki seçimin yapılacağı tarih olduğunu belirten Ünal, “Bugün artık Türkiye önemli bir dönemeçte. Biz, milletin iradesini egemen kılmanın artık son dönemecindeyiz. Bu seçim, ya eski Türkiye’nin kapılarının yeniden açılacağı ya da yeni Türkiye’nin kapılarının sonuna kadar açılacağının kararının verileceği seçim” ifadelerini kullandı.
CHP’nin ve MHP’nin seçim reklamlarını hatırlatan Ünal, şöyle devam etti:
"Bunlar, reklamlarında ‘Yeter artık gitsinler’ diyorlar. Bize gitsinler diyenler, yıllarca bu millet için ne yaptılar? Bir tanesi çıksın desin ki, biz taş üstüne taş koyduk desin. Diyemezler. Şimdi bize ‘17-25 Aralık’ı unutmayacağız hatırla’ diyorlar. 17-25 Aralık’ı biz unutmayacağız. O gün, devlete yapılan suikast girişimini unutmayacağız. O gün bu milletin seçilmiş meşru hükümetini devirmek isteyenleri unutmayacağız. Onlara yardım yapanları, onlara sözcülük yapanları, siyasi uzantılarını unutmayacak bu millet. Çünkü bu millet, kendisine iyilik yapanı da kötülük yapanı da unutmadı. Bu millet, Adnan Menderes’i unutmadı, Turgut Özal’ı unutmadı. Recep Tayyip Erdoğan’ı da unutmayacak. Bu millet, kendi iradesini yolsuzluk kılıfı ile çalmaya kalkışanları unutmayacak. Pensilvanya’nın ihanetini unutmayacak. Pensilvanya ile iş tutan MHP’yi, CHP’yi de unutmayacak bu millet."
AK Parti’nin yedi düvele karşı mücadele ettiğini ifade eden Ünal, “Biz, sizden aldığımız yetkiyle bunları yapıyoruz. Peki, bunlar ne yapıyorlar? Şimdi CHP’si, MHP’si, HDP’si bir olmuş yedi düvelle beraber bizimle mücadele ediyor. Bu Fethullah Gülen kimden aldığı yetkiyle bunları yapıyor. Bu milletin seçtiği hükümetle savaşma yetkisini kimden alıyor. Bu adam seçime mi girdi, milletten irade yetkisi mi aldı? Dün bu adam 28 Şubatçıların karşısında süklüm püklüm, ‘kurumlarımın anahtarlarını size vereyim komutanlarım’ demiyor muydu? Peki, şimdi bu adam niye milletin seçtiği meşru hükümetle; gazetesiyle, okullarıyla, devletin içine sızdırdığı hakim ve savcıları ile beraber niye savaşıyor. Bu adam niye New York Times’in, İsrail’in, İngiltere’nin ağzını kullanıyor. Peki, bu CHP ve MHP niye bunun peşinden gidiyor. ‘Biz, sandıkta aldığımız yetkiyle siyaset yapıyoruz. Ey Pensilvanya, sen kimden aldığın yetkiyle bunları yapıyorsun’ demiyorlar da niye bu adamın peşine düşüyorlar” ifadelerini kullandı.
Hükümetin HDP'yi şımartmakla suçlandığını söyleyen Ünal, "Biz dedik ki, bir ananın bir oğlu dağda, bir oğlu askerde. Ananın kalbi ikiye bölünüyor. Bu çocukların hepsi bizim, kandırılmalarına izin vermeyelim. Kürt’ü Türk’e, Aleviyi Sünniye kırdırmak isteyenlere, kardeşi kardeşe kırdırmak isteyenlere izin vermeyelim. O yüzden çözüm sürecini başlattık. Devlet, her türlü enstrümanı ve mekanizmayı kullanarak silahı sustursun ve terörü sonlandırsın. Terörü sonlandırmak için herkes gelsin dedik. Diyorlar ki; ‘Mahir Ünal, Dolmabahçe’de onlarla oturdu.’ Anlatayım da bu yalancıların, bu bölücülerin maskesi düşsün. Biz, bu ülkede terörü bitirmek için risk aldık. Ve analar ağlamasın diye yola koyulduk. Dolmabahçe’de bizim oturduğumuz yer devletin çatısının altı. Türk bayrağının gölgesinde Başbakan Yardımcımızın başkanlığında oturduk. Sağında İçişleri Bakanımız vardı, solunda da bu mecliste milletvekilliği yapan bir milletvekili vardı. MHP ile HDP ruh ikizi. İkisi de aynı bölücü dili kullanıyor. MHP ve HDP, meseleyi şöyle anlatıyor; ‘Sanki bir tarafta KCK devleti var; bir tarafta T.C. devleti var. Sanki bunlar pazarlık yapıyormuş gibi’ bir dille anlatıyor. Orada Türkiye Cumhuriyeti’nden başka bir devlet yoktur. Türk bayrağından başka bir bayrak bulunmamaktadır. Ve devlet, taraflar olmaksızın orada bir sorunu çözüyor. Bu sorunun, terör meselesinin kaynağı kim? Kimin zamanında çıktı bu? MHP’nin zamanında, CHP’nin zamanında çıktı. Ey Devlet Bahçeli, Başbakan Yardımcısıydın Apo tutuklandığında niye asmadın? Erzurum’da ip atıyordun ‘alın da asın’ diye; şimdi HDP ile birlikte ip atlıyorsun. Şimdi HDP ile HDP barajı aşsın diye şu anda hepiniz toplandınız. Kim şımartan? Terörü çözmek için bütün kesimleri çözüme katmaya çalışmak ayrı bir şeydir. HDP barajı aşsın diye çalışmak ayrı bir şeydir. 8 Haziran günü Allah'ın izniyle biz yine ‘Durmak yok yola devam’ diyoruz. Bu millet istikrardan yana yoluna devam ediyoruz. Biz çok sıkıntı ve dert gördük. Eski Türkiye’nin kapılarını sonsuza kadar kapattık. Çocuklarımız için de yeni Türkiye’nin kapılarını sonuna kadar açtık. Türkiye’nin tam bağımsızlığı, istikrarı, çocuklarımızın istikbali için çalışacağız. Yalancı çobanların, müfterilerin, iftiracıların iftiralarına kulaklarımızı kapatacağız. Bunlara inanmayın" diye konuştu.
Ünal'ın konuşmasının ardından başka partilerden AK Parti’ye katılan halk otobüsü şoförlerine, çok sayıda vatandaşa rozet taktı.