AK Parti Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu, ‘Eğer bilgi temizse doğru sonuca ulaştırır. Eğer bilgi kötüyse, kirliyse aynı şekilde yanlış sonuca ulaştırır. İnsanlar doğru bilgiye sahip değillerse doğru bir sonuca ulaşmaları mümkün değildir. Doğru bir sonucun elde edilebilmesi için ilk önce o bilginin doğru ve temiz bir şekilde topluma, insanlığa sunulması gerekir.”dedi.
Microsoft Türkiye’nin, ebeveynlere yönelik olarak düzenlediği, “Bilgi Toplumunda Aile Seminerleri’nin dördüncüsü, Erzurum’da yapıldı. Çocukların ve ebeveynlerinin daha bilinçli bir bilgisayar ve internet kullanıcısı olmalarını amaçlayan eğitim seminerinin açış konuşmasını yapan Microsoft Türkiye Kurumsal Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Programları Yöneticisi Erdem Erkul, toplum gelişimine katkı sağlayan seminerler düzenlemekten mutluluk duyduklarını ifade etti. Semineri Anadolu’da ilk defa Erzurum’da gerçekleştirdiklerini vurgulayan Erdem Erkul, toplumda son 10 yılda bilgisayar ve internet kullanımının hızla yaygınlaştığını belirterek, “Bugün dünyada 3 milyar, Türkiye’de 35 milyon internet kullanıcısı var. Bu sayıyla Avrupa’da 5. sıradayız. Ben interneti sokaklara benzetiyorum. Her metropolde güvenli sokaklar olduğu gibi, güvenliksiz sokaklar da var. Biz bu eğitimlerle güvensiz sokaklara nasıl girilmeyeceğini ve güvenli sokaklarda nasıl dolaşılacağını öğretmek istiyoruz. “ diye konuştu.
Programda daha sonra konuşan ETSO Meclis Başkanı Saim Özakalın ise, İnternet ve bilgisayarın güvenli kullanımı konusunda toplumda daha fazla farkındalık oluşturmak ve bu konuda ailelerin eğitimine yardımcı olmak amacıyla düzenlenen seminere katkı sağlamaktan memnuniyet duyduklarını vurguladı.
YACİYİOĞLU’NDAN BİLGİ TOPLUMU ÇAĞRISI
Seminerin açılışında konuşan AK Parti Erzurum Milletvekili Cengiz Yavilioğlu da, bilginin öneminden ve elde edilme yöntemlerinden söz ederek, seminerde, internet üzerinden elde edilecek bilginin aile için ve toplum için en yararlı ve en az zararlı olacak şekilde nasıl kullanılacağının anlatılacağını bildirdi. Yavilioğlu konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Artık dünya değişiyor. Bu bilgi çağında şu bir gerçek ki; bilgiye ilk sahip olan topluluklar dünyada en fazla söz sahibi olan en fazla iktidar sahibi olan topluluklardır. Modern dünyanın yönetimi modern bilginin elde edilmesiyle ilintili bir şeydir. Bütün gelişmiş ülkelere baktığımızda bilginin elde edilmesi için harcanan kaynaklar milli gelirin yüzde 3’ü seviyesinde. Yani ARGE çalışmaları için yapılan harcamalar gelişmiş ülkeler için yüzde 3 düzeyinde. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ise bu oran çok daha düşük. 2002 yılında ülkemizde ARGE çalışmaları için yaptığımız harcama binde 5 civarındaydı. Bugün bu oran 1,8 seviyelerine kadar çıktı. Bu çok güzel bir gelişme. Bizler ülke olarak ciddi manada katma değer üreten bir ülke durumunda değiliz. Bu da bizim diğer ülkelerde mukayese edildiğimizde yumuşak karnımızı oluşturuyor. İthal ettiğimiz ürünlerin en önemli kısmı bilgisayar üzerinden, bilgiye dayalı elde edilen teknolojik ürünlerdir. Yani bilgiye dayalı bir üretimi biz dışarıdan alıyoruz.”
BİLGİ KİRLİLİĞİ
Konuşmasında, “Eğer bilgi temizse doğru sonuca ulaştırır” diyen Yavilioğlu, “Eğer bilgi kötüyse, kirliyse aynı şekilde yanlış sonuca ulaştırır. İnsanlar doğru bilgiye sahip değillerse doğru bir sonuca ulaşmaları mümkün değildir. Doğru bir sonucun elde edilebilmesi için ilk önce o bilginin doğru ve temiz bir şekilde topluma, insanlığa sunulması gerekir. Bu açıdan bakıldığında da bu seminerler toplantılar son derece önemlidir.” dedi.
İŞLER BİLGİSAYAR VE ÇOCUK’U ANLATTI
ETSO’daki programda daha sonra Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Veysi İşler “Bilgisayar, Aile ve Çocuk” konulu bir seminer verdi. Yapılan araştırmaların çocukların teknolojik bilgilerinin ailelerinden daha fazla olabileceğini ortaya koyduğunu ifade eden Doç. Dr. Veysi İşler, yine bu araştırmaların çocukların yüzde 45’inin sosyal ağ sayfalarına sadece arkadaş ve aile üyelerinin erişimine izin vermeyi, yüzde 40’ının ise durum ayarlarını kullanarak erişimi sınırlamayı bildiğini ortaya çıkardığını dile getirdi. Çocukların yüzde 39’unun ailelerinin muhtemelen izin vermeyecekleri internet sitelerine girdiklerini veya çevrimiçi oyunlar oynadıklarını anlatan Doç. Dr. İşler, yine çocukların yüzde 17'sinin geçmişte her zaman, yüzde 14'ünün sıklıkla ve yüzde 36'sının ise geçmişte en az bir kez ailelerinin çevrimiçi aktivitelerini görmemesi için tarayıcı geçmişini veya önbelleği temizlediğini belirtti. Güvenli internet kullanımı konusunda çocuklarının eğitiminin büyük önemi olduğunu anlatan Doç. Dr. Veysi İşler velilere, “Çocuğunuzu eğitin, onu gözlemleyin, iletişim kurun, sorumluluk alın ve en önemlisi kendinizi eğitin ve geliştirin.” şeklinde seslendi. Seminerin ardından katılımcılara sertifika verildi.