Gençlik ve Spor Bakanlığı, Sarıkamış Harekatı’nın 100. yıl dönümünde ecdadın şanlı duruşuna yakışır bir anma programına imza atmaya hazırlanıyor.
Gençlere tarih bilincini kazandırmak, vatan sevgisini aşılamak ve milli benlik duygusunu artırmak için ecdadın göstermiş olduğu fedakarlıklardan yola çıkarak toplumda bir farkındalık oluşturmak ve vatan savunması uğrunda çekilen sıkıntıları yerinde görmek amacıyla ‘100. Yılında Sarıkamış; Asımın Nesli, Asrın Yürüyüşünde; Gök Allahu Ekber, Yer Allahu Ekber’ sloganıyla düzenlenecek Sarıkamış şehitlerini anma programına binlerce genç katılacak. 2-4 Ocak tarihleri arasında Sarıkamış’ta düzenlenecek program ile gençler, ecdadın gösterdiği büyük fedakarlığı yüreklerinde yaşayacak. Program kapsamında her ilden birer genç edebiyat ve tarih öğretmeni davet edilerek, toplam 162 öğretmene yerinde canlı tarih paneli verilecek. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlükleri koordinesinde Kars’tan 3 bin 500, Erzurum’dan 2 bin, Iğdır, Ardahan ve Ağrı’dan biner kişi olmak üzere yaklaşık 10 bin gencin anma programına katılması hedefleniyor. Programa izcilik, dağcılık, judo, kayak, kızak, geleneksel Türk sporları ve atletizm federasyonlarından da katılım sağlanacak.
“SARIKAMIŞ DESTANI KARDEŞLİĞİMİZİN DESTANIDIR”
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Sarıkamış Harekatı’nın 100. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada milleti millet yapan en önemli değerin tarih olduğunu belirterek, “Bir milletin en büyük övünç kaynağı tarihidir. Tarihine sahip çıkmayan bir millet her şeyini kaybetmiş demektir. Devlet olma hüviyetini, vatanını, bağımsızlığını, geleceğini, gelenek ve göreneklerini, kültürünü, dinini, dilini. Milleti millet yapan tarih bilincidir. Türkler de dünya üzerinde bu bilince sahip olan ender milletlerden biridir” dedi.
Türkiye’nin geçmişiyle, ecdadıyla gurur duyan bir nesle sahip olduğunu belirten Bakan Kılıç, “Bizler; İstanbul’un fethiyle birlikte Ortaçağ’a son veren, milli mücadelede Anadolu topraklarını şehit kanları ile sulayan ama düşmana teslim etmeyen bir neslin evlatlarıyız. Bizler; şanlı geçmişiz, köklü ve yüzyıllarca hüküm süren, sayısız devlet kuran, dünyaya hükmeden bir geçmişin mirasçılarıyız” diye konuştu.
“ELİMİZDEN GELEN GAYRETİ GÖSTERİYORUZ”
Bakanlık olarak üzerlerine düşen görevi layıkıyla yerine getirdiklerini ifade eden Kılıç, şöyle devam etti:
“Milletimizin hamurunda var olan tarih bilincini yeni kuşaklara aktarmak için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Adını tarihe altın harflerle kazıyan ecdadımızın geride bıraktığı şanlı geçmişe sırtımızı dayayarak, aldığımız güç ve moralle, ilhamla geleceğe emin adımlarla koşmak için projeler üretiyoruz. Gazi Mustafa Kemal’in Cumhuriyeti emanet ettiği gençlerimize milli tarih bilincini aşılamak için çalışıyoruz.”
“Sarıkamış Harekatı’nın 100. yılında şehitlerimizi anma yürüyüşü de bu tarihi olaylardan biri” diyen Bakan Kılıç, “Bu topraklar için on binlerce şehit verdiğimiz tarihin unutulmaz sayfaları içinde yer alan olaylardan biri. Birinci Dünya Savaşı’nın o güç şartları sırasında Allah-u Ekber Dağları’nda dondurucu soğuğa ve kışa rağmen vatanı müdafaa için canlarını seve seve veren şehitlerimizin ruhu şad olsun. Eğer biz bugün bu topraklar üzerinde yaşıyorsak bilin ki bunun gibi nice nice destanlar sayesinde olmuştur” ifadelerini kullandı.
“AZİZ ŞEHİTLERİMİZİN YAZDIĞI BU DESTANA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Ülke gençliğinin şehitlerin yazdığı bu destana sahip çıkacağını kaydeden Bakan Kılıç, şunları kaydetti:
“Bu destan, birlik ve beraberliğimizin, kardeşliğimizin destanıdır. Kardeşliğimizi anlamayanlar, kardeşliğimizi bozmak, tahrip etmek, özellikle burada gayret gösterenler, Sarıkamış’a gelsinler, buradaki şehitliklerimizi görsünler. Aziz şehitlerimizin hatırası önünde kendileriyle ve şehitlerimizle baş başa kaldıklarında, onların da bu toprakların mayasını anlayacaklarına inanıyorum. Çünkü burada yatanlar İstanbullu, Karslı, Adanalı Samsunlu, İzmirli, Ağrılı. Hepsi bu toprağın çocukları, hepsi birbirinin kardeşi.”
SARIKAMIŞ HAREKATI’NIN HAZIRLIK AŞAMASINDA NELER YAŞANDI?
Sarıkamış Harekatı’nın düzenlenme nedeni, 1. Dünya Savaşı'na yeterli hazırlıkları yapmadan girmek zorunda kalan Osmanlı Devleti'nde Enver Paşa'nın 93 Harbi'nde kaybedilen Kars, Batum, Artvin ve Ardahan'ı da geri alıp Kafkasya'ya yönelmesi oldu. Enver Paşa’nın orduya insan boyunu aşan karla kaplı Allahuekber Dağları üzerinden Sarıkamış'a doğru harekete geçme emri vermesi, büyük trajedinin başlangıcı olarak tarih sayfalarındaki yerini aldı. Araştırmalarda ortaya çıkan üst düzey komutanlara ait anılarda, aralarında 12-13 yaşındaki çocukların da bulunduğu Türk askerinin karlara gömülerek şehit oluşu, tüm imkansızlıklara rağmen emre itaatkarlığı, bayrak sevgisi, vatanı uğruna neler yapabildiği tarihin altın sayfalarına kazındı. Komutanlardan Kurmay Yarbay Şerif Köprülü İlden'in anılarında, Sarıkamış Harekatı'nda Enver Paşa'nın taarruz planlaması ve zamanlamasına yöneltilen eleştirilerle Türk askerinin verilen emirleri yerine getirebilmek için ölüm yolculuğuna sırt çevirmeden çıktığı bilgisi aktarılıyor. Şerif Köprülü’nün, "Sarıkamış bize büyük bir ibret olduğu kadar tarihimize parlak bir sahife-i şereftir. Tarihlere şan olsun ki büyük bir Türk ordusu cahil ve divane kumandanın ihtirasıyla yüksek dağlar üstünde kara kışın tipisiyle asırdide (yüzyıllık) düşmanın güllesi ve kurşunlarıyla uğraşa, cenkleşe istiklal-i milli uğruna kamilen mahvoldu da bir neferi arka çevirmedi. Sarıkamış'ta hiç panik olmamıştır'' şeklindeki ifadeleri, trajedinin boyutlarını gözler önüne seriyor.