Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından düzenlenen “Erzurum İspirli Kadızâde Mehmed Arif Efendi ve Ömer Efendi Sempozyumu” Atatürk Üniversitesi Kültür ve Gösteri Merkezi’nde açılış oturumuyla başladı Programa, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Arif Arifoğlu’nun Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlandı. Sempozyum Koordinatörü İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Kaya, Kadızâde Mehmed Arif Efendi ve Ömer Efendi hakkında bilgiler vererek, sempozyuma 40’ın üzerinde bilim adamının katıldığını söyledi.
ŞEYHÜLİSLÂM SEYYİD FEYZULLAH EFENDİ SEMPOZYUMU GERÇEKLEŞTİRİLECEK
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, Erzurum’un tarih boyunca bir ilim, kültür ve maneviyat şehri olarak dillere destan olduğunu belirterek, kendi içinden çeşitli alanlarda yetiştirdiği değerlerle, hem kendi tarihini hem de devletin tarihini yazdığını ve birçok alanda Türk Tarihi’nin pek çok değerini, zirveye taşıdığını ifade etti.
GEÇMİŞİ BUGÜNLE BULUŞTURMA
Geçmişi, bugünle buluşturmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Rektör Koçak şunları kaydetti: “Değerlerimizi, insanımıza tanıtarak, mücevherleri yerin derinliklerinden çıkarıp, günümüze taşımak mecburiyetindeyiz. İşte bu değerlerden ikisi, İspirli müderris Kadızâde Mehmed Arif Efendi ve Ömer Efendi’dir. Erzurum’un yetiştirdiği ilim adamlarını ve manevi önderlerini tanıtmak amacıyla İbrahim Hakkı ve Alvarlı Efe’yle başlayan, Şeyhülislâm Musa Kâzım Efendi ile devam edip gelenekselleşen sempozyum dizimize, heyecanla devam etmekteyiz. Bundan 5- 6 ay sonra da dizinin diğer bir halkasını Şeyhülislâm Seyyid Feyzullah Efendi oluşturacaktır. Erzurum, kendi içinden çeşitli alanlarda yetiştirdiği değerlerle, hem kendi tarihini hem de devletinin tarihini yazmasını becermiştir. Amacımız, geçmişi günümüzle buluşturmak; değerlerimizi insanımıza tanıtmak, mücevherleri yerin derinliklerinden gündemimize taşımak, tarih yazan kıymetlerimizi tarihselliğimizle bütünleştirmektir. İşte bu dizinin halkası da, iki İspirli müderristir. Bunlardan biri Kadızâde Muhammet Arif Efendi biri de Ömer Efendi’dir. Ömrünü ilim yoluna tüketen bu iki şahsiyeti, rahmetle anıyorum. Birikimlerinin neslimize, Erzurumlulara, bilim dünyasına ışık tutmasını diliyorum. Bu vesileyle sempozyumun ortaya çıkarılmasında emeği geçen değerli elemanlarımıza; Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden şehrimize, sempozyumumuza teşrif eden kıymetli bilim adamlarımıza, konuklarımıza hoş geldiniz diyor, şükranlarımı sunuyorum.”
SEKMEN’İN KONUŞMASI
Açılış programına katılan, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ise şöyle konuştu: “Milletleri millet yapan değer yargıları var. Bizim de yaşantımızda manevi olarak değer verdiğimiz kutsal gecelerimiz var. Dün böyle bir geceyi kutladık. Ben önce sempozyumu düzenleyen hocalarımıza ve rektörlüğümüze teşekkür ediyorum. Geçmişi ve geleceği bütünleştirmemiz gerekiyor. Bu konumumuzu bu güzel insanlar sağladı. Kendileri aramızda olmasalar bile eserleri kayıtlar altına alınmış. Onların yaptıkları çalışmaları eğitime sunmak en önemli çalışmalardan biridir. Milli ve manevi değerine bağlı bir nesil yetiştirebilmemiz lazım.”
Konuşmaların ardından Prof. Dr. Faruk Karaca başkanlığında, Kadızâde Mehmed Arif Efendi; Hayatı, Eserleri, İlmi Şahsiyeti, Şeceresi, Terekesi ve Hizmetleri adlı oturum gerçekleştirildi. Oturumda Prof. Dr. Selami Bakırcı, Prof. Dr. Sadi Çögenli, Prof. Dr. Hacı Ömer Özden, Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş ve Arş. Gör. Mehmet Hanefi Suluoğlu tebliğler sundu.