Prof. Dr. Adnan Yüksel, Türkiye'nin önde gelen çocuk nörologlarından ve genetik uzmanlarından biri. Kendini eğitime ve bilime adamış bir isim olarak karşımıza çıkan ve dünyanın saygın dergilerinden CELL’e a kapak olan Yüksel, varını yoğunu ortaya koyarak sadece bilime hizmet etmeyi hedefleyen yepyeni bir üniversite kuruyor. Dünya bilim tarihine 10 büyük dehadan biri olarak adını yazdıran Türk bilim adamı Birûni’nin adı ile kurulacak üniversite, sağlık alanında A takımı isimleri bünyesinde barındıracak. Prof. Dr. Yüksel Akit okurları için Birûni Üniversitesi’ni ve burada hayata geçirecekleri projeleri anlattı. Yüksel,“Biz A sınıf için harekete geçtik. 11 branş açtık. 15 tane meslek yüksekokulumuz var. A’dan Z’ye ne düşünürseniz tıp konusunda bizde var” diye konuştu.
YENİ BİR ŞEY ORTAYA KOYMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK
Biruni Üniversitesi’nin kuruluş serüvenini anlatır mısınız?
Üniversite denildiği zaman akla sadece eğitim gelememeli. Muhakkak iyi araştırma yapacak, muhakkak hizmet üretecek, yenilikçi ve girişimci olacak. En önemlisi de bilim üretecek ve bilimi ekonomiye katkı olarak sağlayacak. Amerika’ya baktığınız zaman ekonomiye katkı olarak yeni şeylerin yüzde 40’ı üniversitelerde üretiliyor. Türkiye’ye baktığınız zaman bu oran yüzde 1’in altında. Bilim Müslümanın kaybedilmiş malı. Tabii Türkiye 2023’te eğer en büyük 10 ekonomiye girecekse bir kere üniversiteler bir şekil değiştirmeli. Üniversiteler, artık lise gibi sadece bilgiyi öğreten ziyade bilime yön veren ve ürettiği bilimi ekonomiye dönüştüren bir sisteme geçmeli. Bu olmadan Türkiye’deki üniversite eğitimi hiç olmaz. Tabii üniversitelere girmek kolaylaştı ama benim bahsettiğim iyi olmak, yeni bir şeyler ortaya koymak. Biz o amaçlaBiruni Üniversitesi’ni kurduk
BİRÛNİ BİR TÜRK VE BULMADIĞI ŞEY YOK GİBİ BİR ŞEY
Üniversitenizin ismi son derece dikkat çekici. Biruni ismine nasıl karar verdiniz?
Kafamızda çok bilimsel bir şey vardı. Üniversitenin adı ne olsun diye 150 isim araştırdık. Biruni'de karar kıldık. Biruni gelmiş geçmiş 10 evrensel dehadan biri. İsmini bir asra verdi, ufkunu da bize. Sembolümüz usturlab. Üniversitenin tacına koyup, Türkiye'ye tanıtacağız. Biruni, Harezm Türk’ü, Horasan’da doğmuş ama bir türlü bilim tarihçileri tarafından Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi bilim adamı denmemiş. Hatta ismi bile Türk olarak anılmamış. Biruni’nin bulmadığı bir şey yok denilse yeridir. Dünya’nın döndüğünü Galileo’dan 500 yıl önce dünyanın çekim kuvvetini Newton’dan 700 yıl önce bulan biridir. Dünyanın eğikliğini derecesi ile bulan dünyanın yarıçapını bulan, enlemleri ve boylamları bulan, güneş ve ay tutulmamasını bulan biridir. Ayrıca kendisi diyor ki İki deniz arasında mutlaka bir kıta bulunması lazım diyerek Cristof Colomb’tan 500 yıl önce söyleyerek Amerika’yı işaret eden birisi. O dönemin ilk sezeryan yapanlardan birisi. 80 yaşında "Kitabu's Saydane" kitabını yazan bir isim. Üç bin tane bitkinin tesir ve yan tesirlerini anlatan bir bilim adamı. Sultan Mesud kendisini ödülleniyor ve deve yükü ile altın veriliyor kendisine fakat “Bilim adamında para olursa o adam bilim yapamaz” diyor ve kabul etmiyor. Biruni’nin çok güzel bir sözü var: “Öğrendiğiniz bilim çıkardığınız elbise gibi olmamalıdır. Yıkandığınız zaman sizi vücuttan terk etmemeli” Biruni tabi çok büyük bir zat. Tabii ben böyle A sınıf bir şey düşünürken karşıma direkt Biruni çıktı.
Dünyanın alanlarında en iyi isimlerini bünyenize katmayı hedefliyorsunuz değil mi?
Mütevelli Heyeti’ndeki herkesi profesörlerden oluşturduk. Neden bunu böyle yaptık. Biz Türkiye’ye bir şey söylüyoruz. Bakın bizim ismimiz Yüksel Üniversitesi değil bizim adımız Biruni Üniversitesi. Gelmiş gelmiş 10 dehadan bir tanesi Biruni. Bizim de sloganımız “Bilimin Geleceği” Yani biz burada çok sonraki bilimi üretmeyi hedefliyoruz. Hamdolsun kurulur kurulmaz da CELL dergisinden bize hediye geldi. CELL dergisi dünyaca ünlü büyük bir dergidir. Burada yayın yapmak bilim adamlarının rüyası. Biz burada yayın yapmakla kalmadık, kapak olduk.
CELL DERGİSİNE KAPAK OLAN PROFESÖR ADNAN YÜKSEL
CELL’e kapak olmak çok önemli bir olay. Bu nasıl oldu?
Bunun için yedi yılımı verdim. Bazı hastalıklar inceliyordum, bu hastalıkların üç yıl öce değişik hastalıklar olduğunu söyledim. Sonra Amerikalı genetikçiler ile bir kongre düzenledim. Onlar da bu hastalıkları bilemediler. “Bir DNA’da 3 milyar 164 milyon 700 baz var bunları tek tek inceleyelim” dediler. Yeni jenerasyon dizileme aletleri bu 2 yıl sürdü. 11 hasta da aynı noktada 3 milyardan bir tanesinde farklılık olduğunu gördük. Bu bizi çok heyecanlandırdı. Farelere, tavşana, balığa ve pek çok hayvana da baktık. Aynı genleri gördük. Sonra farelerden bu genleri çıkardık, yavrularında bizim hastalarımızdaki belirtileri gördük. Tabii 7 yıl sonunda bunu yayınladık ve CELL dergisi bunu kapak yaptı.
HAYALİMİZ YENİ BİRÛNİLER YETİŞTİRMEK
Biraz daha Birûni Üniversitesi’nden bahsedebilir miyiz?
Biz Türkiye’nin en kapsamlı ve en iyisi olalım diye yola çıktık. En kapsamlı sağlık üniversitesini kurduk. Sağlık üniversitesi denince eczacılık, diş hekimliği, sağlık bilimleri akla gelir. Örneğin sağlık bilimleri en fazla İstanbul Üniversitesi’ndedir. 6 branş vardır. Oranın dekanını transfer ettik ve burada 11 branş açtık. 15 tane meslek yüksekokullarımız var. A’dan Z’ye ne düşünürseniz tıp konusunda bizde var. Sadece bu kadar mı? Değil. Mühendislik Fakültesi açtık. Biomedikal, Mekotronik ve Moleküler Genetik. Orada Ar-Ge yapacağız. Ben yılda bir herkesten bir patent istiyorum. Her sene yayın, iki yılda bir inpakt faktörü yüksek bir yayın istiyorum. Biz böyle bilim üreteceğiz ve diğer üniversitelerden farklı olarak bilimi de ekonomiye katkı olarak sunacağız. Eğitim Fakültesi açtık; işitme, görme özürlü, üstün zekâlı,
zeka engelli ve PDR’ler ile alanlar açtık. Türkiye’de tane üstün zekâlı hocası var, bunların tanesi Biruni Üniversitesi’nde. Türkiye’de ve Amerika’da en iyisi nerede varsa biz onu Biruni’ye getirdik. Biruni’nin bir hayali var: Birunileri yetiştirmek. Biruni Enstitüsü kurup Biruni’yi önce Türkiye’ye sonra da dünyaya anlayacağız.
BİZDE A’DAN Z’YE HER ŞEY VAR
Diğer üniversitelerden farklılığınız anlamında neler söyleyebilirsiniz?
Biz bu sene yeni kuruluyoruz, vakfımız güçlü. Yüzde 25 ila yüzde yüz herkese burs imkanı sunduk. Burası İstanbul’un merkezi. İstanbul’un merkezinde bir kampüs üniversitesi kurduk. Bunun dışında A’dan Z’ye her şey var bizde. Örneğin bir öğrenci diyetisyenliği beğenmedi, fizyoterapiye geçebilir, fizyoterapiyi beğenmedi, dil ve konuşmaya geçebilir. Her anlamda yatay geçiş imkânı var. Bizim bir de hazırlık sınıfımız olacak ama biz birinci sınıfta hazırlığı halledeceğiz. Hazırlık müfredatının aynısını 1. sınıfa koyduk, 1. sınıfın bazı seçmeli derslerini de 2.sınıfa kaydırdık. Biz de öğrenci 1. Sınıfta hazırlık kadar İngilizce öğrenecek ve bölüm derslerini görecek. Bu, bir sene erken mezuniyeti kazandırıyor. Biz Türkiye’de hep farklılıklara imza atmaya çalışıyoruz. Biz, dünyada ben bu konuda varım, söz sahibiyim diyen bir ekip ile yola çıktık. Allah utandırmasın, çalışıyoruz, gayret gösteriyoruz.