Balıkesir’in Ayvalık ilçesindeki yazlığında tatil yapan Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybettiği olaya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş'ın Çağlayancerit ilçesinden 14.43'te kalkan helikopterin merhum Muhsin Yazıcıoğlu, BBP'li Erhan Üstündağ, Yüksel Yancı, Murat Çetinkaya, İHA muhabiri İsmail Güneş ve Pilot Kaya İstektepe'yi taşıdığını hatırlatan BBP Genel Başkan Yardımcısı Gürhan, “Şehit genel başkanımızın şüpheli helikopter kazasıyla şehadete erişmesinin ardından açılan davada ortaya dört somut şüphe çıkmıştır. Bunlardan bir tanesi şehit genel başkanımızın kazadan yaralı bir şekilde düşerek kurtulduğu ve hastaneye ulaşmak için çabaladığı yönündeydi. Bu açıklamayı kim yapmıştı? Emniyet müdürüne kim söyledi? Vali kime söyledi? Bu soruların cevapları bugüne kadar alınamadı. Bununla ilgili bugüne kadar da hiçbir devlet kuruluşundan herhangi bir cevap gelmedi. Bu şüphelerle ilgili Başbakanlık, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı ve idari soruşturmadan somut bir sonuç halen daha çıkmış değil. İkinci şüphelerden bir tanesi de merhum genel başkanımız Muhsin Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopterin kazanın ardından yerinin bütün bilimsel araştırmalara rağmen, helikopter enkazının gösterilen yerde yaptırılmaması ve farklı yerlerde aranmasına yönelikti. Bizim en çok üzerinde durduğumuz bu konuda da şimdiye kadar hiçbir şekilde somut sonuç alınamadı. Üçüncü şüphe ise, kazanın ardından yapılan otopsi raporlarında Muhsin Başkanımızın kanında zehirlendiğine dair gazlar bulunmasıydı. Ama ne yazık ki bu bulgularla ilgili de şimdiye kadar netlik kazanan bir açıklama olmadı” dedi.
BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, söz konusu şüphelerin dördüncüsünün ise son derece vahim olduğunu vurgulayarak, “Bunu sayın cumhurbaşkanımız da ifade etmiştir ki, kazanın ardından helikopterin sökülen parçalarının arasından bazılarının birileri tarafından hatıra olarak alındığına yöneliktir. Ancak bu iddianın da üzeri birtakım kişiler tarafından örtüldü. Bununla ilgili de sadece küçük bir soruşturma yapılmakla yetinilerek, konunun derinliğine indirilmedi” ifadelerini kullandı.
GÜRHAN’DAN ÇARPICI AÇIKLAMA
BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan İHA muhabirine özel yaptığı röportajında ise, Muhsin Yazıcoğlu’nun ölümüyle ilgili çarpıcı açıklamalarda da bulundu. Gürhan, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığında gizli tanıkların vermiş olduğu ifadelerde, helikopterin düşmüş olduğu olay yerine 15’er dakika arayla iki helikopterin indiğine ilişkin yeni bir iddia olduğuna işaret ederek, “Bu konuda gizli tanıkların ifadeleri bulunmaktadır. Yine aynı gizli tanıkların ifadeleri ve bizim avukatlarımızın yapmış oldukları araştırmalarda, Erzurum’daki Hava Kuvvetlerine ait radar kayıtları sonucunda, helikopterin düştüğü gün, Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopter belirli seviyede uçtuğu sırada Malatya’dan iki tane jet uçağı havalanıyor. Bu iki jet uçağı, adeta savaş uçaklarındaki gibi özelliklere sahip olması sebebiyle Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopterin üzerine belirli bir seviyeye kadar inerek radarlardan kaçmış oluyor. Bu iki uçak, Muhsin Başkanın helikopterin üzerine adeta çökercesine bir pike benzeri iniş yapıyor. Bu iniş 4 dakika sürüyor ve bu süreçte de her iki uçak da radardan kaçıyor. Bu iki uçak 4 dakika sonra yeniden radar kayıtlarına giriyor. Bu uçakların bir başka özelliği de çeşitli kodlar yayarak, radara sanki orada 10-15 uçak uçuyormuş gibi bir yanılgıyı sinyal olarak gönderebilmesi. Biz bu iki uçağın kodlarını ve o gün hangi mesafeden helikopterin üzerinden uçtuğunu tespit ettik. Bunlar radar kayıtlarında var. Biz bu iki uçağın helikopterin üzerine çökercesine inişine ait duruma ait sorularımızın cevabını Genelkurmay Başkanlığı ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan bugüne kadar alamadık. Ama burada somut olan şu ki, bu iki uçağın helikopteri düşürebilecek bir mesafe aralığından geçerek gittikleridir” diye konuştu.
Her iki uçağın kod numaralarının yanı sıra pilotlarının kim olduklarının tespit edildiğini öne süren Ahmet Gürhan, “Tüm bunlar tarafımız ve soruşturmayı yürütenler tarafından bilinen şeylerdir. Hatta ve hatta bu uçakların birbirlerini kendilerini izleyen radardan saklayabilmek adına, ‘kol uçuşu’ denilen birbirlerini radardan saklayabilecek şekilde alt alta, üst üste uçuş yapmak suretiyle helikopterin üzerinden geçip, helikopteri bir türbülansa sokarak, helikopterin düşmesine neden olduğu, mevcut radar kayıtları ve davayı izleyen hukukçularımızın ifadeleridir” dedi.
“UYDU KAYITLARINA ULAŞAMADIK”
Söz konusu iki uçağın radar kayıtlarının dışında, uydu görüntülerini istediklerinin altını çizen BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, “Uydu görüntülerinde cisimler daha net görülmektedir. Eğer biz uydu görüntülerine ulaşmış olsaydık kesinlikle sonuç alabilecektik. Çünkü uydu görüntülerinde uçak ve helikopter daha net olarak görülebilecekti. Ancak bizim bu yöndeki çalışmalarımız Hava Kuvvetleri’ne kadar gelmiştir. Ama Hava Kuvvetleri'nde radar kayıtlarının belgelenmesi ve izlenilmesi sonuçlandırılmıştır. Ama bu noktada biz halen daha uydu kayıtlarına ulaşmış değiliz” şeklinde konuştu.
Tam uydu kayıtlarına ulaşma noktasındayken, mahkemenin kaldırılarak, yerine özel yetkili mahkemelerin getirilmesiyle Yazıcıoğlu davasının akamete uğratıldığını savunan Gürhan, “Bundan sonra da davanın savcısı tarafından bazı kararlar takipsizlik olarak verilmiştir. Yani bir anlamda bu konunun üzeri kapatılmak istenmektedir. Bizim hedefe ulaşmamız adına, her türlü engeli çıkartmaktadırlar. Ama biz, Allah’ın izniyle bu dosyayı kapatmayacağız. İleriki dönemlerde de mutlaka BBP’nin iktidar ya da mecliste olmasıyla birçok kapılar açılacaktır. Biz bu kapılardan içeri girip, bu dosyayı yeniden canlandıracak ve bu davanın faillerinin cezalandırılması için tepelerine çökeceğiz” diye konuştu.