Ana Sayfa Gundem Ekonomi Siyaset Asayiş Eğitim Spor Kültür & Sanat Sağlık & Yaşam Araştırma Polemik Bölge Türkiye
Türkiye Dünya'da 348. Noktaya uçuyor
Türkiye Dünya'da 348. Noktaya uçuyor
Su Verimliliği Protokolü imzalandı
Su Verimliliği Protokolü imzalandı
Dijital teklifte hazırlıklar tamamlandı
Dijital teklifte hazırlıklar tamamlandı
Yılmaz’dan Coğrafi Bilgi Sistemi açıklaması
Yılmaz’dan Coğrafi Bilgi Sistemi açıklaması
Erdoğan’dan acil, adil ve kalıcı ateşkes çağrısı
Erdoğan’dan acil, adil ve kalıcı ateşkes çağrısı
HABERLER>GUNDEM
7 Kasım 2018 Çarşamba - 11:15

Memur-Sen’den Çin zulmüne tepki

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Çin, Doğu Türkistan’da bir soykırım gerçekleştiriyor. Bunu yaparken de kendince meşrulaştırıcı bazı politik argümanlar geliştiriyor. ' dedi

Memur-Sen’den Çin zulmüne tepki

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Çin, Doğu Türkistan’da bir soykırım gerçekleştiriyor. Bunu yaparken de kendince meşrulaştırıcı bazı politik argümanlar geliştiriyor. Zaten modern dünyada bütün katliamlar, zulümler bu kılıf altında, yani masum gibi görünen teoriler ve politik söylemlerle gerçekleştiriliyor" dedi.

Memur-Sen Konfederasyonu, Çin ile BM İnsan Hakları Konseyi arasında gerçekleştirilecek olan, “Çin’deki insan hakları ihlalleri görüşmesi” öncesinde bugün 81 ilden Çin’in Müslüman Türk toplumuna yönelik zulümlerini protesto etti. 81 ilde gerçekleştirilen basın toplantıları ve açıklamalarla, Çin’in insan hakları ihlallerine “dur” denildi. Açıklamanın başladığı dakikalarda, Memur-Sen'in 81 il teşkilatı da sosyal medya üzerinden, "#DoğuTürkistandaZulmüGör" hashtag'iyle durumu protesto etti.

Basın açıklamasının Ankara ayağı ise Memur-Sen Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. Memur-Sen Yönetim Kurulu üyeleri ve çok sayıda davetlinin katıldığı basın açıklamasını Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın yaptı. Yalçın, Doğu Türkistan'ın, 1949 yılından beri Çin'in işgali altında olduğunu belirterek, o günden bu yana Doğu Türkistan’dan feryatların hiç eksik olmadığını, modern dünyada ise kulakların sağır, gönüller körleşmiş olduğunu dile getirdi. Cenevre’deki BM İnsan Hakları Komisyonunda Çin hükümetiyle karşılıklı olarak Çin’deki insan hakları ihlallerinin değerlendirileceği bir toplantı düzenleneceğini ifade eden Yalçın, "Bugünkü yapısına rağmen BM’nin, Çin’in Doğu Türkistan’da gerçekleştirdiği jenosidi/soykırımı en azından dünya kamuoyuna duyurması bakımından önemsiyoruz. Tabi buradan hemen şu uyarıyı da yapalım; Çin’in Uygur Türklerine uyguladığı soykırımı, son zamanlarda gittikçe şiddetini artıran Amerika-Çin rekabetine politik meze yapmaya çalışanlara izin verilmemeli. Doğu Türkistan ve milyonlarca insan, iki emperyalist devletin çıkar kavgasında araç haline getirilmemeli. Biz bu noktada dünyanın bütün iyi insanlarına, insanlığa önemli vazifeler düştüğüne inanıyoruz. Eğer dünyanın iyi insanları bu konuyu sahiplenip, zulme karşı bir hat oluşturmazsa, Doğu Türkistan başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde yaşayan mazlumlar iki zalimden birinin zulmüne maruz kalması kaçınılmazdır. Bu yüzden dünyanın bütün iyi insanları zulme karşı güçlü bir hat oluşturmalı, adalet ve özgürlük dünyamıza hakim kılınmak için sorumluluk almalı. Ve hep birlikte haykırmalı; İnsan onuru dokunulmaz, özgürlükler kısıtlanamaz" şeklinde konuştu.

 

"Çin, komünist parti oligarşisi altında tam bir kölecilik düzeni kurmuştur"

Çin'in, Doğu Türkistan’da bir soykırım gerçekleştirdiğini söyleyen Yalçın, "Bunu yaparken de kendince meşrulaştırıcı bazı politik argümanlar geliştiriyor. Zaten modern dünyada bütün katliamlar, zulümler bu kılıf altında, yani masum gibi görünen teoriler ve politik söylemlerle gerçekleştiriliyor. Çin hükümeti de, Doğu Türkistan’daki soykırımı, zulmü gizlemek için 'sosyo-ekonomik reformlar' söylemini kullanıyor. Bu söylemin altında neler gizli, gelin birlikte bakalım. Yükselen ejderha olarak gösterilen Çin, komünist parti oligarşisi altında tam bir kölecilik düzeni kurmuştur. Bu yüzden, insan hakları ihlalleri bütün ülke sathına yayılmıştır. Bugün Çin’in zenginlerinin kimliğine baktığınız zaman hep Çin Komünist Partisinin yöneticilerinin çocukları olduklarını görürsünüz. Bunlara küçük prensler denilmektedir. Çin rüyası pazarlanan budur. İşte, 'sosyal-ekonomik reformlar' bu küçük azınlık için geliştirilmiş sömürü politikalarının kılıfıdır. Değerli dostlar, bu gerçek anlaşılmadan, Doğu Türkistan’da neler oluyor sorusunun cevabını tam olarak anlayamayız. Peki sosyal-ekonomik reformlar adı altında nasıl bir politika izleniyor? Yukarıda dediğimiz gibi Doğu Türkistan’da 1949 yılından bu yana yaşanan bir zulüm var. Bir noktada bu zulmün temelinde Doğu Türkistan’ı Müslüman Uygur Türklerinden arındırmak yatıyor. Bu politika işgalin ilk yıllarından bugüne kadar aralıksız uygulandı. Özellikle 1960’la 1990 arasında başkent Urumçi’nin güney doğusundaki Lop Nor çölünde yapılan atom denemeleri neticesinde onbinlerce Uygur Türkü radyoaktif maddeler yüzünden ölmüştür. Şimdilerde ise bizzat Çin Komünist Partisinin geliştirdiği politikalarla insanlar, ya ölüme sürükleniyorlar ya da yerlerinden yurtlarından ediliyorlar. Aslında herkesin bildiği bu politikaların birkaçını burada bir kere daha hatırlatmak istiyorum. Çin fikri ıslahat adı altında bir milyondan fazla insanı hapishanelerde tutuyor. Çin komünist yönetimi ‘Kardeş Aile’ projesi adı altında her Doğu Türkistanlının evine bir Çinli erkek yerleştirerek Uygurların aile birliğini dağıtıyor. Evlenmemiş 16-25 yaş arası Uygur kızları Çin’in iç bölgelerine sürüldü. İlk yıl 240 bin, ikinci yıl ise bir milyon Uygur kızı ailesinin elinden zorla alınarak fabrika ve tarlalarda işçi yapıldı. 2001’de bir uygulama başlattılar. Adı “Sincan Sınıfı.” Müslüman Uygur çocuklarını ailelerin elinden alarak, Çin’in iç bölgelerindeki yatılı okullara götürdüler. 2003 yılında Doğu Türkistan’daki bütün okullarda Uygurca yasaklandı. O tarihe kadar eğitimini Uygurca yapmışların diplomaları elinden alındı. Mühendis, doktor, profesör, öğretmen bütün akademik kadro bir günde 'vasıfsız işçi' yapıldı. Çin’in Doğu Türkistan’da tek orijinal ürünü işkencedir, zulümdür. Bu yönüyle 'Çin işkencesi' tabirinin bugünkü somut karşılığı Doğu Türkistan’da her gün değil her an yaşanıyor. Çin sadece yaşayanları öldürmüyor; doğacak olanların da hayata gelmesine engel oluyor. Nüfus planlaması altında anne karnındaki 9 aylık bebeği sezeryanla alıp katleden Çin hükümeti, terör söylemleriyle oluşturduğu sahnede İslam medeniyetinin kadim bölgelerinden biri olan Doğu Türkistan’ı insansızlaştırmaya ve Müslümansızlaştırmaya hunharca devam ediyor. Kur’an okumanın, terör eğitimi, namaz kılmanın terör eylemi ve oruç tutmanın devlete başkaldırı olarak ilan edildiği Doğu Türkistan fotoğrafı Çin’in bu yüzyıla hediye ettiği utanç tablosudur" diye konuştu.

"Bizler, insanlık ailesinin onurlu fertleri ve özgürlük sesleri olarak; soykırıma sessiz kalmayacağız, Çin’e karşı ses vermekten geri durmayacağız. Bizler, medeniyetimizin değerlerine yüklenen adil insanlar olarak Doğu Türkistan adaletle, kardeşlerimiz özgürle bulaşana kadar susmayacağız" diyen Yalçın, "Yaşasın Doğu Türkistan kahrolsun Çin zulmü. Ayağa kalksın insanlık kurtulsun Doğu Türkistan. Biz inanıyoruz ki, insanlığın onur ve özgürlük savaşı karşısında ne Çin ne de Çin Seddi dayanır" mesajını verdi.

 

 
Dadaş İşadamı Tivnikli dualarla uğurlandı
 
Ekim ayı Ekonomi En’leri açıklandı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Erzurum’da Kazakistan gündemi
Kazakistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuly Erzurum Valisi ...
Erzurumlu ünlü işadamı hayatını kaybetti
Aslen Erzurum Yakutiye ilçesine bağlı Altınbulak (Tivnik) köyünden olan ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Kabul etmeyeceğiz"
Erdoğan, Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama gerginliğine ilişkin ...
 
Vali Memiş: ‘Haram yemedik’
Erzurum Valiliği görevine atanan Gümüşhane Valisi Okay Memiş için veda ...
Atama kararları Resmi Gazete’de yayımlandı
Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürlüğü ile ...
Azizoğlu helallik aldı
Azizoğlu, 'Çalışmalarımıza verdikleri destek ve iş birliği nedeniyle Başkan ...
 
Azizoğlu’ndan veda turu
Mülkiye Başmüfettişliği görevine atanan Erzurum Valisi Seyfettin Azizoğlu, ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan müjde
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Milli uzun menzilli bölgesel hava ...
Dadaşlar milli coşkuyu paylaştı
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Erzurum Havuzbaşı Kent ...
 
DADAŞ GAZETESİ
YAZARLAR
Nedim Atakol
Nedim Atakol
Adalet adalet adalet; illa adalet!
İrfan Kayagil
İrfan Kayagil
Ateizm Kazanı Kaynıyor, Din Adamları Nerede?''
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
DADAŞ
ANKET
Erzurum Havalimaninin ismi ne olsun?

Recep Tayyip Erdogan
Nafiz Kotan
Palandoken
Saltuklu
Dadas

Sonuçları göster Anket arşivi
Ana Sayfa Gundem Ekonomi Siyaset Asayiş Eğitim Spor Kültür & Sanat Sağlık & Yaşam Araştırma Polemik
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva