Erzurum'un felaketi olur!

ŞEHİRDER Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bir ay sonra görüşülecek olan ve meclisten geçmesi halinde otellerden Abdurrahmangazi Türbesi’ne kadar dağın eteğini konutlaşmaya açacak olan 1/5000’lik ölçekli nazım imar planının Erzurum’un felaketi olacağı belirtildi. 
Açıklamada, şehrin sosyal ve ticarî hayatını, turizm hedeflerini, mali kaynaklarını baltalayacak, şehrin ekolojik dengesini bozacak bu imar planına tepkimizi sivil toplum kuruluşu sorumluluğuyla ortaya koyduklarını dile getiren ŞEHİRDER Yönetim kurulu açıklamasında şunları kaydetti;
“Yapılan imar planı Erzurum’un her açıdan kalkınmasında şehrin en önemli avantajı olan “kış turizmi” hedefine bir darbedir. Bu imar planı hazırlanırken kış turizmi uzmanlarına sorulmuş mudur? Dağın hemen eteğinin konutlaşmaya açılması, hem havanın kirlenmesine hem dağın eteğinde havanın ısınmasıyla karın erken erimesine neden olacaktır. Kar kalitesinin düşebileceği hesaba katılmış mıdır? Düne kadar Palandöken eteklerine yapılan iki katlı evler tartışılırken dağın eteklerini imara açmak veya açmaya çalışmak büyük bir umursamazlık ve sorumsuzluktur.
Dağın eteklerini imara açmak, şehrin kaynaklarını israf etmektir. Yeni imar, yeni altyapı masrafları demektir. Yol, kanalizasyon, elektrik, doğalgaz, telefon vs. maliyetleri hesaplandığında millî servetin heba edilmesine göz yummaktır. Hâlbuki gün geçtikçe boşalan şehir merkezinin hemen her tarafı kentsel dönüşüm beklemektedir. Kentsel dönüşüm bekleyen eski mahallelerin altyapıları ıslah edilmeli şehre özgü mimarisi olan konut tipi projeleriyle şehrin merkezi yaşanılabilir hale getirilmelidir. Kentsel dönüşüm tamamlanmadan, şehrin altyapı, yol ve trafik problemi halledilmeden bu planın hazırlanması kabul edilebilir değildir.
Dağın eteklerinin imara açılması yer altı sularının kirlenmesine, doğal alanın, yeşil alanın katledilmesine yol açacaktır. Bu bağlamda, uzun vadede düşünüldüğünde Erzurum’da dağın eteklerine konut yapılması, gelecek nesillerin şehir üzerindeki haklarına da ihanet etmektir. Bu bir arazi yağmasıdır. Şehrin geleceğinin yağması…
Şehrin geniş alana yayılması şehirdeki bütünlüğü ve dayanışmayı yok etmektedir. İnsanları bir araya getirecek çalışmalar yapılması gerekirken insanları birbirinden koparacak planlamalar içerisinde olunması anlaşılır gibi değil. Dağın eteğinde uygulanacak yeni yapılaşma, sosyal ve ticari anlamda şehrin merkezinin boşaltılması demektir. Çarşıyı birbirinden uzak semtlere dağıtmak, şehirdeki zaten son zamanlarda azalan canlılığı tamamen bitirecektir.
Göç veren ve nüfusu azalan şehirde yeni yerleşim yerleri açmanın izahı mümkün mü? Erzurum’un nüfusu mu arttı ki yeni yerleşim yerleri açılıyor? Şehrin kurulduğu coğrafya şehre yetmiyor mu? 1/5000’lik ölçekli nazım imar planı, rant çevrelerinin ve menfaatçi insanların baskısıyla mı hazırlandı?
Modern şehirlerde nüfusa ve şehrin coğrafî şartlarına göre uzun vadeli şehir planları yapılır. Şehirlerin 50 yıllık 100 yıllık planları ve hedefleri olur. Belediyecilikte kervan yolda düzülmez. Erzurum’da belediyecilik oldubitti yöntemleriyle yapıldı hep. Bu bağlamda bu plan kamuoyunda tartışılmış mıdır, bilim adamları ve şehir planlamacılarından görüş alınmış mıdır?
Şehrin toprakları üzerinde rant hesapları mı yapılıyor? Belediye üzerinde bir baskı grubu mu var? Yenişehir’deki yeşil kuşağın tüketilmesi, yaşam alanlarının betonlaştırılması kaygılarımızı artırıyor. Şehrimizde çağın gecekonduları diyebileceğimiz Yıldızkent, Dadaşkent, Kayakyolu maalesef planlanmadan yapılaştı. Ya da ilk baştaki planlara sadık kalınmadı. Önce bunlar tartışılmalıdır. Erzurum’da şehircilik masaya yatırılmalı, eleştiriler ve hedefler ortaya konmalıdır. Sonuca göre ihtiyaç varsa yeni nazım imar planları oluşturulur.
Söz gelimi yapılan tartışmalardan sonra yeni yerleşim birimlerinin oluşturulması şehrimiz için bir ihtiyaç mı oldu, o zaman güneşi hem de güneyden alan Dumludağları’nın eteklerini, Umudum köyü civarını yerleşim yeri olarak planlayın, isteyen konutunu oraya yapsın, orada yaşasın. Senelerce önce kurulan Dadaşkent gibi…
Büyükşehir Belediye Meclisinde bir ay sonra görüşülecek olan 1/5.000’lik ölçekli nazım imar planı kesinlikle meclisten geçmemelidir. Nazım imar planının bugün görüşülmesi veya seçimlerden sonraya ertelenmesi aynı şeydir. Aktörler değişecektir sadece; ancak olan şehrimize olacaktır. Bu planın iptal edilmesi şehir için hayati öneme sahiptir. Şehrimizin geleceği adına konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz.”ŞEHİRDER Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bir ay sonra görüşülecek olan ve meclisten geçmesi halinde otellerden Abdurrahmangazi Türbesi’ne kadar dağın eteğini konutlaşmaya açacak olan 1/5000’lik ölçekli nazım imar planının Erzurum’un felaketi olacağı belirtildi. 
Açıklamada, şehrin sosyal ve ticarî hayatını, turizm hedeflerini, mali kaynaklarını baltalayacak, şehrin ekolojik dengesini bozacak bu imar planına tepkimizi sivil toplum kuruluşu sorumluluğuyla ortaya koyduklarını dile getiren ŞEHİRDER Yönetim kurulu açıklamasında şunları kaydetti;
“Yapılan imar planı Erzurum’un her açıdan kalkınmasında şehrin en önemli avantajı olan “kış turizmi” hedefine bir darbedir. Bu imar planı hazırlanırken kış turizmi uzmanlarına sorulmuş mudur? Dağın hemen eteğinin konutlaşmaya açılması, hem havanın kirlenmesine hem dağın eteğinde havanın ısınmasıyla karın erken erimesine neden olacaktır. Kar kalitesinin düşebileceği hesaba katılmış mıdır? Düne kadar Palandöken eteklerine yapılan iki katlı evler tartışılırken dağın eteklerini imara açmak veya açmaya çalışmak büyük bir umursamazlık ve sorumsuzluktur.
Dağın eteklerini imara açmak, şehrin kaynaklarını israf etmektir. Yeni imar, yeni altyapı masrafları demektir. Yol, kanalizasyon, elektrik, doğalgaz, telefon vs. maliyetleri hesaplandığında millî servetin heba edilmesine göz yummaktır. Hâlbuki gün geçtikçe boşalan şehir merkezinin hemen her tarafı kentsel dönüşüm beklemektedir. Kentsel dönüşüm bekleyen eski mahallelerin altyapıları ıslah edilmeli şehre özgü mimarisi olan konut tipi projeleriyle şehrin merkezi yaşanılabilir hale getirilmelidir. Kentsel dönüşüm tamamlanmadan, şehrin altyapı, yol ve trafik problemi halledilmeden bu planın hazırlanması kabul edilebilir değildir.
Dağın eteklerinin imara açılması yer altı sularının kirlenmesine, doğal alanın, yeşil alanın katledilmesine yol açacaktır. Bu bağlamda, uzun vadede düşünüldüğünde Erzurum’da dağın eteklerine konut yapılması, gelecek nesillerin şehir üzerindeki haklarına da ihanet etmektir. Bu bir arazi yağmasıdır. Şehrin geleceğinin yağması…
Şehrin geniş alana yayılması şehirdeki bütünlüğü ve dayanışmayı yok etmektedir. İnsanları bir araya getirecek çalışmalar yapılması gerekirken insanları birbirinden koparacak planlamalar içerisinde olunması anlaşılır gibi değil. Dağın eteğinde uygulanacak yeni yapılaşma, sosyal ve ticari anlamda şehrin merkezinin boşaltılması demektir. Çarşıyı birbirinden uzak semtlere dağıtmak, şehirdeki zaten son zamanlarda azalan canlılığı tamamen bitirecektir.
Göç veren ve nüfusu azalan şehirde yeni yerleşim yerleri açmanın izahı mümkün mü? Erzurum’un nüfusu mu arttı ki yeni yerleşim yerleri açılıyor? Şehrin kurulduğu coğrafya şehre yetmiyor mu? 1/5000’lik ölçekli nazım imar planı, rant çevrelerinin ve menfaatçi insanların baskısıyla mı hazırlandı?
Modern şehirlerde nüfusa ve şehrin coğrafî şartlarına göre uzun vadeli şehir planları yapılır. Şehirlerin 50 yıllık 100 yıllık planları ve hedefleri olur. Belediyecilikte kervan yolda düzülmez. Erzurum’da belediyecilik oldubitti yöntemleriyle yapıldı hep. Bu bağlamda bu plan kamuoyunda tartışılmış mıdır, bilim adamları ve şehir planlamacılarından görüş alınmış mıdır?
Şehrin toprakları üzerinde rant hesapları mı yapılıyor? Belediye üzerinde bir baskı grubu mu var? Yenişehir’deki yeşil kuşağın tüketilmesi, yaşam alanlarının betonlaştırılması kaygılarımızı artırıyor. Şehrimizde çağın gecekonduları diyebileceğimiz Yıldızkent, Dadaşkent, Kayakyolu maalesef planlanmadan yapılaştı. Ya da ilk baştaki planlara sadık kalınmadı. Önce bunlar tartışılmalıdır. Erzurum’da şehircilik masaya yatırılmalı, eleştiriler ve hedefler ortaya konmalıdır. Sonuca göre ihtiyaç varsa yeni nazım imar planları oluşturulur.
Söz gelimi yapılan tartışmalardan sonra yeni yerleşim birimlerinin oluşturulması şehrimiz için bir ihtiyaç mı oldu, o zaman güneşi hem de güneyden alan Dumludağları’nın eteklerini, Umudum köyü civarını yerleşim yeri olarak planlayın, isteyen konutunu oraya yapsın, orada yaşasın. Senelerce önce kurulan Dadaşkent gibi…
Büyükşehir Belediye Meclisinde bir ay sonra görüşülecek olan 1/5.000’lik ölçekli nazım imar planı kesinlikle meclisten geçmemelidir. Nazım imar planının bugün görüşülmesi veya seçimlerden sonraya ertelenmesi aynı şeydir. Aktörler değişecektir sadece; ancak olan şehrimize olacaktır. Bu planın iptal edilmesi şehir için hayati öneme sahiptir. Şehrimizin geleceği adına konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz.”