Bir meşhur tespit var ya:
"Büyük kafalar fikirleri, orta kafalar olayları, küçük kafalar kişileri tartışır"
Bu söz Konfiçyüs’e mal edilir..
Ama elhak doğrudur.
Bizim inancımız boyutunda da kişileri yokken konuşmak gıybet, olmayan olayları konuşmak iftira değil midir?
Mukaddeslerimizin temelinde doğruluk var..
Dürüstlük var..
Bizi ötekilerden ayıran en önemli fark..
Erzurum, tarihiyle, konumuyla ve durumuyla Anadolu Coğrafyasının olduğu gibi Türk Tarihinin de önemli bir kenti.
Aziziye, Mecidiye, Hamidiyeleriyle kahramanlık destanlarımızın ana merkezi.
İlhanlı’dan Selçuklu’ya, Osmanlı’dan bugüne, tarih yazan bir kent..
Fakat..
Şehirleri unutulmaz yapan, onları muhteşem bir konuma, görkemli bir tarihe kavuşturan öz, içinde barındırdığı insanı.
Yani şehirlerin kalitesi siluetleriyle, gökdelenleriyle, ticari kapasitesiyle değil, insanıyla ölçülüyor.
En azından bizim örfümüz, geleneğimiz ve kültürümüzün dikkati budur.
Önce insan..
Kuran-ı azimüşşan’ın tarifiyle eşrefi mahlukat..
Sonuna -lu takısı ekleyerek oluşturduğumuz hemşehrilik olgusu bu yüzden basit ve sıradan değil..
Bizzatihi çok mühim ve çok önemli..
O sebeple Erzurum-lu olmak özel bir kaliteyi, özel bir duruşu ve özel bir hassasiyeti gerektiriyor..
Daha net söyleyelim:
Erzurum’da yaşanır, ama Erzurumlu olmak için sadece bu şehirde yaşamak yetmez..
Hasletlerine bürünmek, onları iyi ifade ve temsil etmek mutlak gerektir.
Zira Erzurumluluk, eşrefi mahlukat tarifine aday bir insan tipidir..
Yalan söylemez, iftira atmaz, bühtanda bulunmaz..
Gıybet etmez, günaha girmez, kimsenin nefsini çiğnemez ve ezmez.
O, –lu sıfatını almak, emin olun birkaç üniversiteyi bitirmekten daha zor ve kemalli bir iştir ki, o mertebeye erişene de Dadaş denir.
Giriş bölümünde olay, kişi ve fikir ekseninde, düşünce ve yaşayış odaklanmasına bu sebeple değindik.
Dikkatimizi muciptir, ki Erzurum’da zaman zaman kişiler, vakit vakit olaylar hep öne çıkarılır..
Maalesef ki maalesef..
Bu sebeple dedikodu furyası başlar, gıybet yarışları hız kazanır..
O vakit emin olun Erzurum’dan da Erzurumluluktan da uzaklaşılır.
Yetiştirdiği beşeri değerleriyle Türk ve İslam Dünyasında ilgi bulan fikirlerin kaynağıdır Erzurum oysa ki..
Efkarında şahıs olmaz, olay olmaz..
Kutsallarının izi ve ölçüsünde sadece fikirler serdedilir.
Ne var ki..
Şöyle bir dikkat kesilin etrafınıza..
Dinleyin ve dinleyin sadece..
Ofisten kahveye her yer ve dem de şahısların ve çoğu yakıştırma olayların konuşulduğunu duyacaksınız..
Kulaklarınız üzülür mü..Bilmem..
Ancak Erzurumluluk fikrine ram olanların gönülleri kırılır, acabaları çoğalır..
İftiranın olmuştan ileri olduğunu görürsünüz..
Üzülürsünüz..Üzülürsünüz..
O gördüğü her çirkinliği örtmeye çalışan, her yanlışı düzeltmeye uğraşan, kusurları affetmeye uğraşan muhteşem ecdadımızın kemiklerini sızlatırcasına..
Bu mevzuyu derinlemesine paylaşacağız sizinle..
Şimdilik böyle bir girizgahla yetinelim..
Amma, hepimiz ve hepimiz Erzurumluluk makamının ne olduğunu bir kez daha tefekkür edelim..
Ne olur..!