AK PARTİ’NİN ŞEHİRCİLİK YAKLAŞIMI
Plan ve Bütçe Komisyonu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2019 yılı bütçe görüşmelerinde söz alan Milletvekili Aydemir, AK Parti’nin çevre ve şehircilik yaklaşımını paylaştı, AK Parti’nin insanı eşrefi mahlukat olarak gördüğü ve herkese kardeşlik imanıyla baktığını kaydetti. Aydemir, ‘Kurtla yiyip kuşla şivan edenler’ tabirini kullanarak bölücü zihniyetin kardeşliğe düşman olduğunu vurguladı.
AK PARTİ’NİN ÇEVRE DUYARLILIĞI
AK Parti’nin çevre yaklaşımını tarif eden Milletvekili Aydemir, ‘‘Bizim çevreye bakışımızı ilahi bir tespit şekillendiriyor, belirliyor. O tespitin açılımı şu: “Hangi yana baksan benim vechimi görürsün.” Cenab-ı Hak Efendimiz’e aynen böyle buyuruyor. Kendini tarif ederken bu şekilde bir tanım getiriyor. Öyleyse biz sadece insana değil insan elbette eşrefi mahlûkat ama- yaratılmış her şeye, çevrede bulunan, kâinatta bulunan her ne varsa Onun veçhinin yansıması olarak görür, saygıyla yaklaşırız ve AK anlayış da bugüne kadar on altı yıllık iktidar serencamında hep bunu hayata geçirdi, bütün politikalarında bunu şamil kıldı. ‘dedi.
KURDUN KUŞUN HAKKINI VERMEK
Konuşmasında iki deyimle çevre hassasiyetine açıklık getiren Milletvekili Aydemir, ‘İki tane kavram, “Kurtla yiyip kuşla şivan etmek.” biri bu. Bir başkası da: “Kurdun, kuşun hakkını vermek.” Bizi tarif edeni ikincisi. “Kurdun, kuşun hakkını vermek.” Biz çevreye böyle bakıyoruz. Erzurum’da akil insanlar, ehli hâl olanlar kışın kar yağdığında mutlaka ama mutlaka dağa taşa onların yiyebilecekleri yiyecekleri serperler, gönderirler; sebep budur.’ izahında bulundu.
GÜVENLİK GÜÇLERİMİZ GEREKENİ YAPTI
“Kurtla yiyip kuşla şivan etmek.” Tabirinin açılımını kaydeden Milletvekili Aydemir, Afrin’den İdlib’e güvenlik güçlerinin bölücü hainlere karşı verdiği destansı mücadeleye işaret ederek, “Kurtla yiyip kuşla şivan etmek.” şu: PKK imansızları oraları berhava ederken ses çıkmıyordu. Oraya ordumuz gitti ya da güvenlik güçlerimiz gitti, gerekeni yaptı, bu kadar, bu kadar basit. Fiilî bir hâl vardı, biz de o hâli yok ettik, yok etmek durumundaydık. Orada şehitlerimiz var bizim. Orada bigünah 20 yaşında bu vatanın evlatları var. Öyle, şu oldu, bu oldu, sanki her şey tozpembe; yok böyle bir şey kardeşim, bunların hepsini beraber yaşadık.’ ifadesini kullandı.
KURTLA YİYİP, KUŞLA ŞİVAN EDENLER
Bölücü hainlerin birlik ve beraberliği yok etmek adına her türlü ihaneti sergilediğine kayıt düşen Milletvekili Aydemir, ‘İşin bu kısmında, kurtla yemek, o imansızlar, o bölücü vatan hainleriyle yemeyi ifade ediyor; onlardan yana durmak, en azından sükût etmek. Sonra, yaşanan birtakım gelişmelerde de şivan etmek, bağırmak, konuşmak; yok böyle. Bu vatanda 80 milyonu aşkın insan yaşıyor. Her eve o imansız yapı ateş düşürdü yıllardır. Herkes o işe itiraz edecek. Böyle bir şey olur mu? ‘ diye sordu.
AYDEMİR’DEN BÖLÜCÜLERE TEPKİ ÇAĞRISI
Siyasetçilerin bölücülerle mücadelede hakkı teslim etmesi, bölücülere tepki vermesi gerektiğini belirten Milletvekili Aydemir, ‘Siyaset zemini, bakın, açık ama oradaki imansızlara destek olmak yanlış, en azından yani hiç olmazsa bir itirazımızın olması lazım; en azından, hiç olmazsa sükût edelim ya. ‘ dedi.
KAYYUMLA GELENÜSTÜN HİZMETLER
Diyarbakır’ın da yer aldığı bazı illerde kayyum atanmasıyla birlikte bölge halkının hizmete kavuştuğu, kayyum atanan il ve ilçelerin yaşanılır hale geldiğine dikkat çeken Milletvekili Aydemir, ‘ Bakın, Diyarbakır dört başı mamur bir hâle gelmiş, elhamdülillah, bu Hükûmet yapmış, bizim insanlarımız yapmış. Neyle yapmış? İnsanlarımızın kaynağıyla, parasıyla yapmış elbette ki ve helal olsun, helal ü hoş olsun, bu hizmet her yere gidiyor. Bizim insanlarımız çünkü’ diye konuştu.
BİZİM TEFRİKİMİZ, AYRIMIZ, AYRIMIMIZ YOK
‘Ben geçen de burada gene söyledim: Arkadaş, ben Kürt değilim ama kendimi Kürtçülük yapanlardan, Kürt’ü ad edip, arka planda başka hesap yapanlardan çok daha fazla Kürt hissediyorum. Bu ak kadronun tamamı da böyle, ayrı gayri yok. ‘ sözleriyle konuşmasını sürdüren Milletvekili Aydemir, ‘Bizim o bölgede -ben Erzurum’da yaşıyorum- arkadaş, Kürt, Türk iç içeyiz biz, bizim tefrikimiz, ayrımız, ayrımımız falan yok, Eskiden beri, hacca gittiğimizde ne derdik biz kendimize kardeşim? Eğer bir gayrimüslimle karşılaşırsak kendimizi Müslim diye tarif ederdik, öyle değil mi? Orada Türk kimliğini bir milleti tarif için kullanırdık ama Anadolu’ya geldiğimizde tanım başka türlü olurdu; Türkmen olurdu, Kürt olurdu, Laz olurdu, Çerkez olurdu. Ama hepsini kuşatan bir kimlik, tarif: Türk milleti; bu kadar ‘ dedi.
BÖLÜCÜLERİ LANETLİYORUZ
Milleti bölmeye kalkışanları, kardeşliğe halel getirmeye uğraşanları lanetleyen Milletvekili Aydemir, insana Kur’ani manada baktıklarını vurgulayarak, ‘Irk bağlamında sohbet yapmayı ilkellik olarak görüyorum. Biz Kur’ani bakıyoruz bu işe ve “kavim” diye bir kavram gelişmiş Kur’an’da, oradan bakarız biz. Irk -beni bağışlayın- hayvanı tarif eder. Böyle bakıyoruz biz. Irkçılık yapanları lanetliyoruz, kim olursa olsun ve Kürt’ü öteki gibi görene de lanet yağdırıyoruz, Kürt’ü ötekiymiş gibi bir
pozisyona itip bu milleti bölme gayretinde olanlara da lanet ediyoruz. ‘ kaydını düştü.
AYDEMİR’DEN ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK HASSASİYETİ VURGUSU
Çevre ve şehircilik meselesinin çok ciddi bir mesele olduğunu, ancak muhalefet konuşmacılarının çoğunun bu meseleyi ele alırken nutuk olsun diye konuşarak hassasiyetten kaçındığını ima eden Milletvekili Aydemir, Erzurum’da yaygın olan ‘Bu bir nutuktur’ hikayesini anlatarak, çevre ve şehircilik konusunda hassasiyet çağrısında bulundu.
KİMİLERİ NUTUK OLSUN DİYE KONUŞTU
Milletvekili Aydemir, ‘Çevreyi konuşuyoruz, ne güzel. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bütçesi konuşmaları şimdiye kadarki en uzun konuşmalar oldu herhâlde. Niye? Bir hassasiyet var, ondan dolayı. Çevreye dönük sohbetlerin yapılması, fikirlerin serdedilmesi, anlatılması, bu bizi mutlu ediyor. Çok da istifade
ettiğimiz düşünceler oldu burada. Elbette şunu biliyoruz: Kimileri nutuk olsun diye de konuştu, muhalefetin kahir ekseriyeti. ‘göndermesini yaptı.
AYDEMİR ERZURUM’A AİK BİR ANEKDOTU PAYLAŞTI
Milletvekili Aydemir, Erzurum’da geçen bir olayı paylaşarak, ‘“Nutuk olsun” diye demişken müsaade ederseniz bir de renk olsun diye Erzurum’da yaşanmış -darbımesel değil, hikâye değil- bir hâli aktarayım, bir renk olsun. Erzurum’da bir belediye başkanı, böyle, konuşmayı, sohbeti biraz geri planda tutmuş, o noktada noksanı olan birisi. Hemen hemen her bayram konuşmasını, önceden hazırlanmış ve yıllara sâri, çok uzun yıllardan beri hep aynısını yaparak götürüyormuş. Naile diye de yarı meczup bir kadın, bunun akranı. Gene nutuk irat ediyor, o arada kendinden çok çok önceki yaşanmışlığın sanki birinci derecede aktörüymüş gibi olayı anlatıyor ama Naile dayanamıyor ” diyor. Başkan birincisinde sükût ediyor, bir daha aynı ikaz, bir daha gelince başkan artık dayanamıyor “Naile, kızım, bu bir nutuktur, dinle sen.” diyor. Şimdi, burada da muhalefetin söylediklerini hakikat dozu, payı, katsayısı düşük nutuklar olarak gördüm ben. ‘ nitelemesini yaptı.