Mustafa Kemal Atatürk'ün Erzurum'a gelişinin 100. yıl dönümü dolayısıyla, Türkiye Barolar Birliği, Atatürk Üniversitesi ve Erzurum Barosunca Atatürk Üniversitesi tarafından 15 Temmuz Milli İrade Salonu'nda "100. Yılında Erzurum Kongresi" paneli düzenlendi.
Metin Feyzioğlu, burada yaptığı konuşmada, gelecek için ihtiyaç duyulan milli his ve bilinci uyandıracak bir günü yaşadıklarını söyledi.
Milli iradenin Erzurum'dan başlayarak tüm Anadolu'yu bir güneş gibi aydınlatmasının 100. yılının kutlandığını ifade eden Feyzioğlu, "Bugün Mustafa Kemal Atatürk'ün kendisini, yaptıklarını bir dayatma ve çarpıtmalarla değil olduğu gibi artık anladığımıza inanıyorum. Biz, ilk adımın 100. yılında Mustafa Kemal'i yeniden ve doğru keşfediyoruz. Milli iradeyle neleri başardığını gözümüzle görerek, kalbimizle hissederek keşfediyoruz." diye konuştu.
Feyzioğlu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin büyüklüğünü herkesin hissetmesini isteyerek, devleti ilelebet payidar kılmanın yolunun da 'Adalet mülkün temelidir' cümlesindeki mülk kelimesinin mal ve mülk anlamında değil, devlet manasında kullanıldığını bilmekten geçtiğini anlattı.
Devletin çağdaş uygarlık seviyesini yakalayıp onun da üzerine çıkması ve sonsuza kadar yaşaması için 82 milyon vatandaşı eşit, özgür bir şekilde kucaklayan adalet sisteminin geliştirilmeye ihtiyacı olduğunu aktaran Feyzioğlu, şunları kaydetti:
"Artık hakimlerimizin bağımsızlık ve tarafsızlığını anayasal anlamda tam bir güvenceye kavuşturmak adına Hakimler ve Savcılar Kurulunun oluşumunu yapıcı bir şekilde tartışmaya başlamamız lazım. Öte yandan hukukçunun eğitimini, liyakatini ve ölçme değerlendirmesini en iyi şekilde yapmak zorundayız. Yargı Reformu Strateji Belgesi'yle hukukçunun yetiştirilmesi, ölçülmesi ve değerlendirilmesi, hakimlerimizin kararlarının özgürlükçü pencereden verilmesi noktalarında çok ama çok önemli hedefler konulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni bir diktatörlük olarak göstermek isteyenlere inat bu belge, çoğulcu katılımcı demokrasimizi ve hukuk devletimizi sağlamlaştırma inancımızın bir imzasıdır."
"Erzurum, Milli Mücadele ateşinin kıvılcımıdır"
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı da milletlerin medeniyetin beşiği konumunda olan ve tarihin her döneminde tavrını bağımsızlıktan yana koyan Erzurum'un tarihindeki en önemli hadiseleri Türk İstiklal Harbi sırasında yaşadığını belirtti.
Erzurum'un Ermenilere verilmek istendiği bir dönemde üstlendiği misyonun son derece önemli olduğunu kaydeden Çomaklı, "ErzurumKongresi somut manada hakimiyetin millete ait olduğu ve tam bağımsız demokratik yeni bir devletin temellerinin atıldığı ilk yer olmuştur. Bu durum aynı zamanda Erzurum'u Milli Mücadele'nin beşiği durumuna getirmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmaların ardından Dr. Öğretim Üyesi Zekeriya Türkmen, Prof. Dr. Esin Dayı, Prof. Dr. Yavuz Aslan ve avukat Hüseyin Özbek'in "milli mücadele" konusunda sunum yaptı.
Panele, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Ahmet Hacıoğlu, ErzurumBaro Başkanı Talat Göğebakan, çevre illerden baro başkanları, öğretim üyeleri ile öğrenciler katıldı.
Katılımcılar, panel öncesi Atatürk Üniversitesi Sergi Salonu'nda açılan Atatürk'ün Milli Mücadele'de faaliyet gösterdiği tarihi yapılar ve "Atatürk Posterleri Gravür Sergisi"ni gezdi.